ALMANYA’DA CAMİİ VERGİSİ’NE EVET!..

ALMANYA’DA CAMİİ VERGİSİ’NE EVET!..

“Herkes aynı şeyi düşünüyorsa, hiç kimse bir şey düşünmüyor demektir.” (W. Lippmann)
“Yüksek fikirler, yüksek dağlara benzer, alışık olmayanları ürkütür.” (Cenab Şahabettin)
Almanya’da ki koalisyon hükümetinin başlattığı “Camii Vergisi” alınmasına dair öneri, çok büyük bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Almanya’ya TÜRK İŞÇİ GÖÇ’ünün üzerinden tamı tamına 57 yıl geçti. Bu zaman zarfında Almanya’da binlerce camii ibadete açıldı ve hala da açılmaya, restore edilmeye veya yeni yapılmaya tam gaz devam ediliyor. Diyanet İşleri Türk İslam Birliği kısa adıyla DİTİB adeta MARKA’laştı. Almanya genelinde sadece DİTİB bünyesinde 900’ün üzerinde camii var.
Milli Görüş (IGMG), İslam Kültür Merkezleri Birliği (VIKZ), Ülkücü Türk Federasyon, Avrupa Türk İslam Birliği (ATİB), Nizam-ı Alem, Menzil Grubu ve diğer Müslüman ülkelerden gelen gruplara ait toplam camii sayısı 2 bin 750’inin üzerinde. Toplam müslüman sayısı ise yaklaşık 5 milyon civarında.
En büyük müslüman grup TÜRKLER. Ve tamı tamına 57 yıldan beri Almanya’da yaşıyorlar. Bir çok gruba veya CEMAAT’lere ayrılmışlar. Ayrıldıkları için de bu 57 yıl içinde İSLAM DİNİ’ni Almanya’da RESMİ DİN olarak kabul ettirememişler. Zira herkes kendi başına bireysel olarak hareket ediyor. Önce “BEN” diyor. Dedikleri için de İSLAM DİNİ maalesef üvey evlat muamelesi görüyor ve görmeye devam edecek.
Aslında müslümanların kendi aralarında CEMAAT veya TARİKAT’lara bölünerek kendi başlarına hareket etmesi Almanların da işine yaradı. Hatta yeni gruplar ve yeni camii’ler açılmasına destek oldular diyebiliriz.
FİKİR ve ZİKİR MESELESİ
Ancak Almanlar bu desteğe ve serbestliğe DUR demenin zamanı geldiğine inandılar. Daha doğrusu dini grupları kontrol etmenin zaruri olduğunu farkettiler ve harekete geçtiler bile.
Bana göre CAMİİ VERGİSİ bunun ilk adımıdır.
Peki Almanlar durup dururken neden CAMİİ VERGİSİ’konusunu ortaya attılar?!..
Öncelikle CAMİİ VERGİSİ projesiyle İSLAM DİNİ’nin resmen tanınacağına inanıyorum. Vergi alıyorsan tanıyorsun veya tanıyacaksın demektir!.. Vergi sözcüğünü ortaya atanlar TANINMA adına ilk olumlu SİNYALİ verdiler diye düşünüyorum.
RESMİ DİN olarak tanınma olmadan CAMİ VERGİSİ olamaz!.. Olmamalı!..
Alman siyasetçiler; ülkedeki dini grupların ve onların önderlerinin fikir üretemeyeceklerine ve uzlaşamayacaklarına kanaat getirdikleri için böyle bir adım attılar.
Kimse kusura bakmasın ama bizimkiler FİKİR değil ZİKİR üretiyorlar.
SÖZDE Almanya’da iki İslami çatı örgütü var!.. Birisi Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD) ve diğeri ise Almanya İslam Konyesi (ISLAMRAT). Her ikisi de bence SÖZCÜK’ten ibaret.. 20 yıldır toplanıyorlar, konuşuyorlar, yeyip, içiyorlar ama hala ortada SOMUT bir şey yok!..
Bir diğer önemli husus ise; bazı cemaat ve camii’lerin ARAP YARIMADASI ülkeleri tarafından maddi-manevi destekleniyor. Beslenip, desteklendikleri için de bu camii’lerin aşırı uçların eline geçmesinden endişe ediliyor. Ülke ve kendi güvenlikleri açısından bundan korkuyorlar ve bu yüzden de CAMİİ VERGİ projesi için düğmeye bastılar.
ORGANİK ve STATÜSEL BAĞ VAR (MI?..)
Buna ilaveten hiç kimse kusura bakmasın Köln merkezli DİTİB’in Türkiye ile bir ORGANİK ve STATÜSEL bağı var. Bu zaten tüzükte de ifade ediliyor. Bunu kimse inkar edemez. İşte bu adımla Almanlar açık-seçik belli olan ORGANİK bağı biraz olsun zayıflatmayı hedefliyorlar.
Yapabilirler mi derseniz kısa vade de HAYIR uzun vade de EVET..
Bu bu arada ORGANİK ve STATÜSEL BAĞ meselesi sadece DİTİB için geçerli değil. Aynı şey diğer cemaatler ve diğer müslüman ülke grupları için de geçerli.
EKONOMİK ÖZGÜRLÜK GELEBİLİR
Tüm camii, cemaat veya tarikatlar EKONOMİK SIKINTI içinde gibi gözükseler de bence ekonomik sıkıntı içinde değiller. Tabiri caizse “bir elleri yağda bir elleri de balda.”
Zaten bizim insanımıza; ALLAH, DİN, KİTAP, KUR’AN ve PEYGAMBER dediğinizde akan sular durur. Elinde avucunda ne varsa verir. Olmasa bile yaratır. Ancak ileriyi görmeden yapılan CAMİİ İNŞAAT’ları yüzünden bir çok camii sıkıntı içindedir. Bu projeyle EKONOMİK SIKINTI’larının bir nebze olsun giderileceğine inanıyorum. Dışarıya yani Türkiye’ye, Suudi Arabistan’a, Fas’a veya Pakistan’a bilhassa da Köln merkezli DİTİB’e bağımlı veya mecbur kalmayacaklar.
ALMAN MAKAMLARIYLA DİYALOG GELİŞECEKTİR
Madem 57 yıldır bu ülkede yaşıyoruz ve yaşamaya da devam edeceğiz. O zaman şunu kabul etmek zorundayız. Daha açık, şeffaf ve diyalog yanlısı olmalıyız. Bu yüzden yerel Alman yönetimleriyle ve kiliseleriyle birlikte çalışmak zorundayız. Bu zamana kadar pek te ŞEFFAF olduğumuz söylenemez.
Haa diyeceksiniz ki; “hadi biz değildik ama ya Almanlar çok mu diyalog taraftarıydı?” Burada da haklısınız!.. Ancak madem yeni bir proje geliştiriliyor. Yeni adımlar da beraberinde atılmalı ve geçmişteki yanlışlardan dönülmelidir.
ÜYELİK Mİ YOKSA VERGİ Mİ?
Avrupa’daki camii’ler Avrupalı Türklerin üyelik aidatları, bağışlar ve belirli günlerde yapılan kermes türü etkinliklerden elde edilen satışlarla ayakta kalıp, yaşam mücadelesi veriyor. Şimdi üstüne üstlük bir de VERGİ çıkarsa vatandaş bunu kaldıra bilirmi? Hem vergi hem de üyelik aidatı Avrupalı Türkler’e ağır gelir mi? İşte bunları da düşünmeli ve ona göre bir yol izlenmeli. Bence CAMİİ VERGİ’si işleme girdikten sonra üyelik AİDAT’ı kaldırılmalı. Madem VERGİ ödüyorum o zaman camii’lere ödenen vergiden ödenek ayrılabilir. Ki ayrılacak!..
KAFAYA TAKILAN SORULAR
Camii’lere vergi olayının olumlu taraflarını anlattık. Peki bu olayın olumsuz tarafları yok mu?.. Elbette ki VAR!..
Müsadenizle sıralayalım;
a) İSLAM Dini resmen tanınmadan bu olay oldu-bitti ye mi getirilecek?
b) Siyasetçilerin haricinde 5 milyonluk MÜSLÜMAN vatandaşın fikri alınmayacak mı?
c) Dini cemaatlerin, tarikatların, camii’lerin ve kanaat önderlerinin hiç mi söz hakkı olmayacak?
d) CAMİİ vergisi olayının pratiğe geçirilmesi için tıpkı KİLİSE VERGİSİ modeli mi örnek alınacak?
e) Çalışan ve vergi mükellefi olan herkes bu vergiyi ödemeye MECBUR’mu yoksa ödeyip-ödememek konusunda SERBEST mi olacak?
f) Alınan vergiler tek bir MERKEZ’de mi toplanacak yoksa her belediye veya maliye dairesinin bölgesinde ki camiilere DİREKT mi dağıtılacak?
g) Cemaat, tarikat, teşkilat, kurum, kuruluş ve camii ayırımı yapılacak mı? Eşitlik nasıl sağlanacak?
h) DİTİB’ciler diğer cemaatlere üye değil. Diğer cemaatler de DİTİB’e üye değil ve aidat ödemiyorlar. Vergi mükellefinin ödediği vergiyi X veya Y camisi için ödüyorum diye bir seçeneği olacak mı?
i) Vergiler; sunni, şafi, şii veya alevi ayırımı yapılmadan her müslümandan mı alınacak. Şayet alınırsa alevi ve sunniler arasındaki paylaşım nasıl dengelenecek?
j) Vergi ödemeyen kişi dışlanıp, camii’lere kabul edilmeyecek mi? Namazını oralarda kılamayacak mı? Boş zamanını camii’de değerlendiremeyecek mi?
k) Vergi ödemek istemeyen kişi vefat olayında ortada mı kalacak?
l) Bu vergi projesi EURO İSLAM için bir geçiş süreci midir?
m) Bu vergi olayı ile asıl HEDEF tıpkı kiliselerdeki gibi camii’lerden insanları uzaklaştırmak mı isteniliyor?
n) Bu projenin temel hedefi Türkiye’den gönderilen DİN GÖREVLİLERİ’ni engellemek mi?
o) Vergi olayının startı verilirken hiç mi Türkiye’ye danışılmayacak?
p) Türkiye bu olaya da mı seyirci mi kalacak?
r) Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’ya yaptığı ziyarette bu vak’a konuşuldu mu? Acaba o ne diyecek?
s) Fedaral Alman Meclisin deki Türk kökenli vekiller bu olayın neresinde? Onlar ne diyor? Sadece PARMAK kaldırmakla işleri bitiyor mu? Söz hakları yok mu?..
ş) TBMM’de Avrupalı Türkleri temsil eden Avrupalı Türk vekiller ne düşünüyorlar? Ne diyecekler?
t) Katolik, protestan, ortodoks kiliseleri ve yahudi sinagoglarına tanınan EŞİTLİK aynen camii’lere de tanınıp, uygulanacak mı?
İşte bu SORULARA tam olarak NET cevap verildiğinde ben CAMİİ VERGİSİ’ne EVET diyorum!..

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Mobil Sürüme Geç