Neden böyle düşünüyorum?

“Çünkü” diyorum..

Siyasi yönetsel erkler;

Her türlü teröre karşı olduğunu söylüyorlar..

Eh, bundan tam 6 yıl önce…

Yani, 10 Ekim 2015 tarihinde…

Ankara Garı önünde;

‘Emek-Barı ve Demokrasi Mitinginde..

O günün bilinmezliğinde ve sessizliğinde!

IŞİD denilen bir dinci terör örgütünün öncülüğünde ve şerefsizliğinde;

Tam 103 vatandaşımız ortadan kaldırıldı…

Yüzlerce vatandaşımız da çeşitli yerlerinden yaralanıp, sakat kaldı…

Ve o yaşanan günün sıcaklığında ise;

Sureti haktan görünerek, sorumluluklarını demeçler vererek kurtarmaya çalışan iktidar ve muhalefet erkleri, Ankara Garında yapılan terör olayını kınayıp, yerden-yere vurduklarını sadece bizler değil, cümle-alem bildiği için her ’10 Ekim’ tarihi geldiğinde o günü lanetleyen ve ölenlerin anısına yapılacak olan etkinlikleri ‘iktidarıyla, muhalefetiyle’ birlikte düzenlemelerini öneriyorum…

Ki;

O tarihlerde yine cumhurbaşkanımız olan sayın R. Tayyip Erdoğan, yaşanan bu olayı lanetleyerek ve herkesi sorumlu davranmaya davet ederek; “Her türlü terörün karşısındayız” diyordu…

MHP Lideri sayın Devlet Bahçeli’de şöyle demişti;

“Canlı bombalar başkentimize kadar gelebilmeyi göze almışken, güvenlik ve istihbarat kurumlarının bundan habersiz kalmaları bir başka sorgulanması, üzerine gidilmesi gereken sorumsuzluk ve ihmalkarlıktır” diye demeç veriyordu…

Muhalefet partisi lideri, sayın Kemal Kılıçdaroğlu ise;

“Yönetenlerin istihbarat örgütleri var, her şeyleri var. Neden Türkiye bu halde” diye sorduktan sonra da;

Teröre karşı, her türlü işbirliğine hazır olduklarını” söylüyordu…

İşte bunun için diyorum, her ’10 Ekim’ tarihi geldiğinde;

Terörü lanetleme ve Ankara Garında -canlı bomba yöntemiyle- öldürülen 103 kişinin ‘anma etkinliğini’ devletin yapmasının daha anlamlı olacağını düşünüyorum…

Kaldı ki, bundan 6 yıl önce…

10 Ekim 2015 tarihinde…

Ankara Garında can verenler;

“Emek, Barış ve Demokrasi” istedikleri için can verdiler…

Evet, evet…

Yanlış duymadınız…

Aynen dediğim gibi;

Ülkenin dört-bir yanında ‘barış rüzgarları’ essin…

‘Emek’ konusunda kimse-kimseyi sömürmesin…

Eğer ‘demokrasi’ denilen bir nimet varsa;

Bu nimetten herkes payına düşeni alıp nasiplensin” düşüncesiyle;

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garında toplandılar…

Saat; 10 sularında da bombalandılar…

Hem de 3 saniye aralıklarla iki bomba birden patladı…

Ve ‘miting alanında’ bulunanlar apansız yakalandı..

Ne yapacağını şaşırdı…

Kaçacak yer bulamadı…

Ve ortalık bir anda kana bulandı…

İşin en kötü ve düşündürücü yanı da;

Mitingin emniyetini sağlamakla görevli olanlar, bu işi yapanların peşine düşmesi gerekirken, canını kurtarmak için sağa-sola kaçmaya çalışan mitinge katılanları copladı…

Hatta “ambulans yok mu, neden gecikti?” diye haykıranların gözüne biber gazı sıkıldı…

Uzun sözün özü…

Velhasıl-kerim;

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı kana bulandı…

Veya başka bir ifadeyle;

‘Barışı’ kimlerin istemediği..

‘Emeği’ kimlerin sömürmek istediği..

‘Demokrasi’ yolculuğunu kimlerin engellemek istediği;

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Gar’ında ortaya çıktı…

(Tabi görmek isteyenlere)

Sevgili dostlar,

Değerli canlar,

Ben sohbetimizin üst başlığında her ne kadar;

‘Ankara Katliamı Unutulmamalı’

Anma etkinliğini devlet yapmalı’ desem de;

Siz bakmayın benim bu fantastik düşünceme…

Ben her ’10 Ekimde’ devletin organize edeceği anma etkinliğinden vazgeçtim;

Yapmak isteyenlere engel olmasınlar yeter…

Hatta 103 kişinin anısına dikilen fidanları sökmesinler…

O meydanda ölenlerin ‘dirilerinden’ rahatsız oldular;

Bari öldürülenlerin ‘anılarına’ saygı göstersinler…

Evet, evet…

Üst paragraftaki ‘fidanları söktüler’ ifadesini yanlış okumadınız…

(eğer basına yansıyan haberler doğruysa;)

Ankara Valiliği;

Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) katliamın yapıldığı Ankara Garı’nda büyük saksılar içinde 103 kişinin anısına yetiştirmek istediği fidanları bulunduğu yerden kaldırmak istiyor..

Ve kamyonetlere yükleterek olduğu yerden kaldırtıyor…

Özetlersek;

Bundan 6 yıl önce…

Yani 10 Ekim 2015 tarihinde…

Ankara Garında yapılan;

Barış, Emek ve Demokrasi Mitinginde..

İki canlı bomba marifetiyle:

103 kişi yaşamını yitirdi…

Ve bu olayın failleri de bir süre sessizliğini korudu ve gizlendi…

Ancak daha sonra bu eylemi yapanların IŞİD olduğu deşifre edildi..

Son söz;

Barış, Emek ve Demokrasi uğruna yaşamanı yitirenler unutulmadı…

Unutulmayacak..

Sadece ’10 Ekimlerde’ değil;

Onların verdiği mücadele ‘taçlandırılana’ kadar tazeliğini koruyacak!