‘ANNEM YİNE ARADI!’

‘ANNEM YİNE ARADI!’

Merhaba kıymetli okuyucular!
Bugünkü yazımda sizlere, bildiğimizin dışında, farklı bir komutan tanıtacağım.
İsmi Akif Yiğitbaş.
Ordulu komutanımıza Giresun’da rastladım.
Nasıl mı? Sosyal Medyada.
Yaptığı paylaşımları görünce şaşırdım. Çünkü halk olarak algılarımız başka çalışıyordu genellikle. Gördüğümüz yüzleri ile tanıyoruz insanları çoğunlukla. Onların yaptıkları meslekler ile bağdaştırıyoruz sadece. Görünenin arka yüzünü yani bir iceberg gibi derinliklerinden bîhaberiz genellikle.
Yazdığı harikulade yazı ve anlatımlarının dışında, Gezfod fotoğrafçılık derneğinin de üyesi olan ve çok güzel fotoğrafların hem çekimini hem de zaman zaman da olsa konu mankeni olarak fotoğraf karelerinde yer alışı, komutanımızın kaleme aldığı yazıları, annesi ile telefondaki konuşmaları ve gerekse canlı, yüz yüze görüşmelerini ‘Arkası Yarın Klasiği’ şeklinde, sizin de bu yazıları okuduktan sonra merak edeceğinizden adım gibi emin olduğum ve bunu üstüne basa basa burada bildirecek kadar iddialı olduğum bölüme gelelim artık.
Neredeyse bir asırlık çınarın seslenişiydi bu telefonda.
-‘Agifff
-Efendim anne?
-nerdesiiinnn oğlum?
-İşteyim anne, çalışıyorum.’ İle devam eden görüşmeler, hemen hemen her gün, ‘Annem Yine Aradı’ başlığıyla sosyal medya üzerinde bir klasiğe dönüşüyor.
Bu anlamda komutanımızın yazılarını takip ettiren ve okuyucularını hep merak içinde bırakan, hatta;
-‘Hanım koş! Kahveyi ocağa koy, hemen iki fincan kahve al, gel. Akif komutanımız yeni bir paylaşımda bulunmuş’
diyerek kahvelerini yudumlarken’; Annem Yine Aradı’ klasiğini zevkle okuyan ve yazı kısa olduğunda kahve bitmeden yazı bitti diye üzülüp, kızan okuyuculara sahip olan bir komutan Akif Yiğitbaş.
Bugün ben de sizlere, onun birkaç yazısından örnekler gösterecek ve sizlerin de bu kültür birikimini tanımanıza vesile olacağım.
Zira okuduğunuz yazılardaki tarihî bilgilerin kültür aktarımı, edebî nüanslar, betimlemeler, bir yandan akıcı, sade, yalın ve duru iken diğer yandan anlaşılır tarzdaki lirik (coşturucu) akışıyla sizleri mest edecektir.
Yazılarda hem geçmişi bulacak hem de güncele dokunacaksınız. İsterseniz bu yazım ve fotoğrafçılık üstadı olan komutanımızı artık sizinle, marka ve klasikleşen
‘Annem Yine Aradı’ yazılarıyla baş başa bırakmak istiyor ve aradan çekiliyorum.
Buyrunuz.
Annem Yine Aradı (10)
Ordu Komutanı Ordu’ya Zekiye Ablamın yanına gitti ama şimdi de aklı bende.
-Agifff nerdesin?
-Evdeyim anne.
-Çağla gızım nasıı, ne zamann gelii Tokat’tan,
-Anne bugün yarın annesinin mevlidini okutup gelecekler,
-Eyyyy! Şemsi hanım, ne iyi kadındı. Çok üzilimm una, birbirimize en ufak biiii lafımız, sözümüzü bırak, gaşımızı karartduğumuz olmadı.
-Anne onun kimseye olmadı ki! Bizde çok üzülüyoruz. Allah rahmet eylesin.
-Unnlar Tokat’a gitti. Sende burıya gelmez, oldun.
-Anne yağmur, yağış, gelsem bağda, bahçede yapılacak işte olmayınca az bende dinleniyorum. Evde ustada olmayınca yapacak bir şey de yok. Sen ne yapıyorsun anne?
-Ben ne yapiiimm. Zekiye’de işe gidince evde tek başına galimmm. Köyde ev tekde olsa biii gelen giden, yoldan geçen oluyordu. Burda uda yok.
Eskiden konu, komşu vardı. Unlarda gitti. Ey gidii Esme gelin, Emine gelin, hepsi gitti. Ne has gomşularımdı. Elli sene gomşuluk yaptukta bir gün birbirimize biii lafımız olmadı.
Ben gidemesem unlar gelür, unlarr gelemese benn giderdüm. Evüle aykuru gine baccaya insem unlarla birnaradidik. Eyy! gidi en zor günlerimizdi ama şimdi uuuu günleriii ariiimm. Allah gimseyi elden ayagdan guymasın da.
Oktay Almanya’ya unların gocaları ile birlikte gitti. Abuu mahallede gaç garı, gaç çocukla baş başa galduk. Bir birimizin sesi ile ayakta durduk.
(Annem kış günü anlaşılan evde tek kalınca iyice kederlenmiş, biraz konuşmak lazım)
-Anne bizde onların çocukları ile bir Cengiz, Cihan, Metin bir arada büyüdük. Kızları da hep bizim kızların yanındalardı. Bizimde bir kavgamız olmadı.
-Yine de olmasın oluuum. İyi günde kötü günde hep biiii aradidik. Sizde ölee olun. Unların babaları ölünce rahmeti de hep unlara sahip çıktı. Gızları nerdise bizim evden gelin oldular. Hep ablanlarla bir aradilerdi.
Şimdi nerde galdı öyle gomşuluk. Ahaaa abuuu binada kimse, kimseyi tanimiii, ölsen kimsenin haberi yok.
Televizyona bakiiimm, adamın asabı bozuliii, garılar, gızlar biii yemek yüzünden etmedükleri gavga galmiii, eskiden baccada 30 adam fındık toplıdi, öğle biiii tencere çorbi hep beraber yiilerdi, kimsenin kimseye lafı olmidi. Şimdi bu zamane uşaklarını ben anlamimm.
Başka kanala baksannn kimin kimle gaçtuuu belli değil. Ben bubazzzdan altı yıl nişanlu galdum. Altu dafa birbirimizi görmedükkk. Bizim zamanımızda nerdidi. Şimdikiler görmeden, gonulmadan altı dakka durmiler undan sonra da evlenince evde de altı ay galmadan ayrıliler. Evlenmeden demedükleri, etmedükleri galminnce uuuuu evlülükten hayır mı gelir. Ben daaa nedimm. Dört gııız yetüşdüdüm. Birinin sesi evden çıkmadı. Şimdikilerin sesi bırak mahalli memleketten duyuli, ahır zamanın sonuu geliii.
Şimdikiler ölemiii, undan sonra da sen beni bırakdın, beni seni bıraktım kavgası,
(Baktım anam dertli. Aslında konuyu muhtarlık seçimine getirecek ama ben hiç oralı değilim)
-Anne başka bir şer diyor musun?
-Diiicekk çok şey amaaa ne dimmm benn saaa şimdi?
-Ellerinden öperim anne.
Annem Yine Aradı (9)
Bir başka gün yine başka bir konuşmada….
‘ANNEM YİNE ARADI!’
– Agifff nerdesiiinn?
-Anne işteyimm.
-Senn hepp baaa öleee diinnn emme baaa söllemiler mi zannediinn? Senn yaylalara gitt. Ben duymimm mi zannedinn.

-Eyy! Gidi ev duriii, bubazz olsa çoktann bittidi. Avuraya gaç gişi buldidi. Siz iki adamı biii araya getüremediiizz. Bende iyice darlandım. Az girip oldum. Biraz da galbimm sıkışiii!
– Anne merak etme ben gelir seni doktora götürürüm dedim ve bugün Ordu’ya gelip Narin ablamla doktora götürdüm. Maşallah çok iyi çıktı. Hastaneden sonra da “Ana sana ne ısmarlayayım” deyip arayı düzeltmeye çalıştım.
-Ben sert bişiler yiyemimm. Biii çorba olsa içerük.
Komutan sağlıklı, emir erir perişan. Yaylaya gittiğimi kim söyledi ise iki elim yakasında olacak.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?