Sevgili dostlar,
Değerli canlar,
Bugün; 19 Eylül
Bu tarih; Atatürk’ün Giresun’u ziyaret ettiği tarih..
Ancak;
İster ilahi bir tesadüf deyin, isterseniz büyük bir şans..
19 Eylül tarihi salt Mustafa Kemal Atatürk’ün Giresun’u ziyaret tarihi olmamış olup;
Aynı zamanda 19 Eylül 1921 yılında Mustafa Kemal’in ‘gazi’ unvanını aldığı tarihtir..
Ve aynı zamanda da bugün; Gaziler Günüdür…
19 Eylülde Giresun’a gelip yürüdüğü caddenin o günlerdeki adı; Gezi Caddesi olup..
Daha sonraları da Mustafa Kemal Atatürk’ün unvanı olan ‘Gazi Caddesi’ ismi verilmiştir..
Bu ufak ‘bilgi notunu’da düştükten sonra şimdi gel-gelelim Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Giresun ziyaretinde yaşanan tarihin arşivlerine giren unutulmaz anılarına..
Yıl; 1923
Cumhuriyet kuruluyor..
Ve Mustafa Kemal Atatürk adım adım yurdu dolaşıyor..
17-18 Eylül tarihlerinde Rize ve Trabzon’da…
19 Eylül tarihinde ise Giresun ve Ordu’ya geliyor..
Ben bugünkü sohbetimizde siz değerli dostlara (birçoğunun bildiği ve birçoğumuzun bilmediği) Giresun gezisi sırasında yaşanan o güzel anılardan söz etmek istiyorum sizlere…
Ayrıntıları ‘pas’ geçiyorum..
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Giresun’un vali ve mahalli yöneticileriyle birlikte Gazi Caddesinden aşağıya doğru inerken ‘Bilgi Yurdu’ gençleriyle karşılaşmasını ve gençler adına yapılan bir ‘söylevi’ noktasına, virgülüne dokunmadan vereceğim..
Gazi caddesinin yarısına kadar inilmiştir..
Niyetleri; önce valiliğe ve daha sonra da Belediye’ye gidilecektir.
Ancak;
Ellerinde çiçekler ve bayraklarla yürüyen coşkulu bir gençlik Atatürk’ün önüne çıkıp; “İlimize hoş geldiniz paşam” derler…
Atatürk’ü karşılayan ‘Bilgi Yurdu’ gençlerinin arasında;
Bilgi Yurdu Başkanı Şair Can Akengin…
Dr. Necdet..
Osman Fikret Topallı..
Nuri Çimşit ve Bulancak’tan gelen sporcu gençler vardır..
(Sözel kaynak; General Ali Rıza Erkan -eski-Belediye Başkanı)
Kentin yöneticileri şöyle tanıtırlar Mustafa Kemal’a gençleri;
“Paşam bu gençler, ilimizin Bilgi Yurdu’ gençleridir..
(O günlerde böylesine duru ve anlaşılır bir sözcük duyunca Mustafa Kemal Atatürk, duyduğunu bir daha duymak istercesine sorar)
“Ne yurdu dediniz?”
(Araya Bilgi Yurdunun başkanı Can Akengin girerek yanıtlar;)
“Bilgi Yurdu paşam”
Gazi; “Bilgi Yurdu ha..Bu ne kadar güzel sözcük böyle” (dedikten sonra) “Siz önce beni bu Bilgi Yurduna götürün” diyerek protokol zevatının planlarını alt-üst eder Bilgi Yurduna giderler…
Bilgi Yurdu Gençlerinden Dr. Necdet, arkadaşlarını temsilen şu konuşmayı yapar;
“Bilgi Yurdu adına sizi selamlıyorum.
Hoş geldiniz paşa..
Kaç gündür sizi bekliyoruz.
Karadeniz’e çıktığınızdan beri gözlerimiz ufukta kaldı.
Engin göklerle birleştiği yerde hep sizi aradık.
Doğru Dumlupınar’dan mı geliyorsunuz?
Yaptığınız tarihi tekrar yaşatmak için mi oraya gittiniz?
Şimdi ölenlerinde derin bir huşu ve hürmet duyduğum gözleriniz onları gördü mü?
Dünkü silah arkadaşlarınızın ruhları mezarlarında şen ve müsterih uyuyor değil mi?
İçlerinde bizim Yeşil Giresun’dan da kimse var mıydı?
Kim iddia edebilir ki, temelini kudretli ellerinde vaaz ettiğin “meçhul şehit” abidesi bizim Giresun uşaklarından birinin değildir.
Onlara arzularının yerine geldiğini söylediniz mi?
Asil ve temiz kanlarının topraklara aktığı gün düşmanında Akdeniz de boğulduğunu anlattınız mı?
Sen olmasaydın ey büyük kurtarıcı!
Ey büyük Halasker!
Türk tarihi de olmayacaktı…
Olsa bile sahifeleri artık zafer, hürriyet, saadet değil;
Zillet, esaret ve hakaret kaydedecekti…
Bilmiyorlar ki; Türk tarihi yalçın kayalar üzerinde ve Türk Milletinin kalbindedir.
Bilmiyorlar ki; Sen o kalplerin birleştiği müşterek yüreksin”
—-
Bu söylevi dinleyenlerin gözleri yaşarmıştır..
Ve bu güzel, dokunaklı söyleve yanıt vermek için sözü Gazi Mustafa Kemal Atatürk almıştır;
Ey genç!
Bütün memleketin gençliğine tercüman olan kıymettar sözlerinden fevkalede memnun oldum.
Afyonkarahisar ve Dumlupınar’da sizin Uşaklar’da vardı…
Bundan dolayı memnun ve müsterih olabilirsiniz.
Memleket bu sözleri söyleyen gençlikle iftihar edecektir.
Bu memleketin gençliği hakkında pek büyük teveccüh gösterdi.
Bu kadarına layık olduğumu bilmiyordum.
Arkadaşlar…
Bu memleketi ve milleti asırlardan beri berbat edenler çoktan ölmüştür..
Bütün gençlik buna iman etmektedir.
Bizim kanımız akmadıkça bunlar bir daha avdet etmeyecektir.”
——
Bugün; 19 Eylül..
Bundan 96 yıl öncenin 19 Eylülünde;
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Giresun’a ziyarete gelmiş ve büyük bir coşkuyla karşılanmış…
Ve yediden-yetmişe bütün Giresun bu büyük devrimciye “İlimize hoş geldiniz” diye sıcak duygularla kucak açmış…
Bugün; 19 Eylül
Aradan 96 yıl geçse de…
96 yıl öncenin sıcaklığıyla;
“İlimize hoş geldiniz ey büyük insan!”
Fiziki olarak aramızda olmasan da;
Manevi varlığında iyi ki varsın…
“Yurtta barış dünyada barış” sloganın’la iyi ki aramızdasın…
Hırsından çatlayanlar çatlasın!…
“Bağımsızlık benim karakterimdir” sözünle;
Sen bizim vazgeçilmez sevdamızsın..
——–
NOT:1. Fotoğraf Gazi Mustafa kemal Atatürk’ün, Debboy’dan Gazi Caddesinden inişi..
2. fotoğraf; 1966 yılında Giresun Meydanında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Heykelinin açılış törenine fındık fabrikasından çıkan işçi kadınlarla, Kumyalı mahallesi kadınları koşa-koşa tören alanına giderlerken..