Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
BARINACAK YURT BULAMIYORLAR SOKAKLARDA YATIP KALKIYORLAR
  • 0
  • 168
  • 21 Eylül 2021 Salı
  • +
  • -

Yok, yok…

Öyle kuşkulandığınız veya düşündüğümüz gibi değil..

İnanın bana;

Sırf bölücülük ve anarşistlik olsun diye de yapmıyorlar!

Kamuoyunu heyecanlı tutmak için macera filanda aramıyorlar!

Kısacası;

Görselde fotoğrafını paylaştığım öğrenciler, kendilerine yatacak bir yurt ve başlarını sokacak bir ev bulamadıkları için sokaklarda yatıp kalkıyorlar…

Ve sokak aralarında yalnız yatıp, ite-kuşa yem olmamak içinde;

“Barınamıyoruz Hareketi” adı altında toplanıp, kalabalık bir şekilde ‘yarına çıkmanın’ ve ‘sabahlamanın’ yollarını arıyorlar…

Bu yatmaya ve barınmaya yer bulamayan üniversiteli çocuklar kimin çocukları? diye düşünenlere hemen yanıt verelim…

Ve ilk aklımıza gelenleri hemen söyleyelim;

Bir kere öyle düşündüğünüz gibi ‘sığınmacı’ filan değiller…

Cemaatçi ve Tarikatçı da değiller (olsalar zaten yurt bulurlar)

Öyle gelir düzeyi yüksek zengin aile çocukları da değiller…

Hele hele ülkenin değerlerini hortumlayan patron çocuğu hiç değiller…

Peki, onun çocuğu değil, bunun çocuğu değil…

Geriye daha kimin çocukları kaldı? diye düşünüyorsanız eğer…

Bu çocuklar veya bu üniversiteli öğrenciler;

Zeka düzeyleri en yüksekte olup ve gelir düzeyleri yerlerde sürünen yoksul aile çocukları…

Yani, senin oğlun…

Kardeşinin veya komşunun kızı…

Birlikte yaşadığın köyün veya kasabanın delikanlısı..

Üniversite sınavlarına giren öğrencilerin en zekalısı!

Kısacası;

Kendi ailemizden olmasa da, vergilerimizden yararlanarak okumak isteyen içimizden birisi…

İşte şu sıralar ‘yurt’ ve kesesine göre ‘ev’ bulamadığı için sokaklarda yatıp-kalkan bu üniversiteli öğrenciler;

Bir yandan sığınacak bir yer arıyorlar…

Bir yandan da seslerini kamuoyuna duyurmaya çalışıyorlar…

Şimdi izniniz olursa, günümüzde üniversiteye giden öğrenci sayısı ile yurt sayısı ne kadarmış birde ona bakalım…

Üniversiteye giden öğrenci sayısı; 8 milyon dolaylarında…

Ülke sathında ‘Kredi Yurtlar Kurumunun’ sayısıysa 773…

Şimdi isterseniz bu 8 milyon öğrenciye bu kadar ‘Yurt’ yeter deyin..

İsterseniz hünerinizi ve sihirbazlığınızı gösterip, 8 milyon öğrenciyi bu 773 Öğrenci Yurduna yerleştiriverin…

Ha, unutmadan şunu da söyleyelim;

8 milyon üniversite öğrencisine 773 yurt düşerken….

Ülkemizin il ve ilçelerinde toplam 2 bin 440 Tarikat ve Cemaat Yurdu olduğunu gösteriyor istatistikler…

Öğrenci Yurdu ve keselerine göre ‘ev’ bulamadığı için sokaklarda yatıp-kalkan üniversiteli öğrenciler ‘Barınamıyoruz Hareketi’ altında buluşup şöyle sesleniyorlar kamuoyuna;

“Size sesleniyoruz.

Üniversite danışmanlarına,

Topluluklara, Kulüplere, sivil toplum kuruluşlarına…

Derneklere, siyasi partilere, vekillere;

Sanatçılara, hocalarımıza, esnafa, işçilere, işsizlere ve kadınlara..

Bizi evsiz bırakan bu düzenle derdi olan herkese…

Potansiyel komşularımıza,

Bütün halkımıza ve milyonlara sesleniyoruz.

Herkesi çözüm için sorumluluk almaya,

Öğrencilerin yanında açıkça taraf tutmaya,

Bizi sahiplenmeye, hareketi büyütmeye çağırıyoruz” diye, seslerini ülke sathında duyurmaya çalışıyorlar…

Özetlersek…

Ve kafamızı ellerimizin arasına alarak hep birlikte düşünürsek;

“Eğer bir yere üniversite veya onun bünyesinde olan yüksek okul kurma kararı alındıktan sonra, ilk yapılması gereken şeyin ‘öğrenci yurdu’ ve ‘sosyal tesisler’ ve ardında idari binalar ve ‘dersliklerin’ kurulması gerekmez mi Allah aşkına?

Mantıken böyle olması gerekirken, tam tersi yapılıyor…

Yani bir il veya ilçeye Üniversite kurulmasına veya Yüksek Okul açılmasına karar veriliyor…

Herhangi bir boş binanın veya hangarın kapısına tabela asılıyor…

Bir kurucu müdür ve bir-iki tanede öğretim görevlisi atanıyor…

Al sana Üniversite veya Yüksek Okul, tepe tepe kullan…

Öğrenci nerede yatıp kalkacak?

Hangi sosyal ve kültürel tesislerde açlığını giderecek?

Kilometrelerce uzaktan geliyorsa; nasıl gidip gelecek?

Bunlara üniversiteyi kuran yetkililer karışmıyor…

Bu işin çözümü öğrencilere bırakıyor…

Yalan mı?

Çözüm;

Ülke sathında bulunan bilumum ‘Tarikat ve Cemaat Yurtları’ bir an önce kapatılıp, üniversiteli öğrencilere devredilmeli…

Yaraya pansuman olacaksa;

Bütün Öğretmen Evleri bir an önce üniversiteli öğrencilere tahsis edilmeli…

İl ve ilçelerde ne kadar kamu lojmanı varsa;

Bu lojmanlara ve sosyal tesislerde üniversiteli öğrencilerin hizmetine verilmeli.,.

Ve en önemlisi de;

Nasıl ki ülkenin dağına-taşına TOKİ evleri yapmaya gereksinim duyuluyor…

O zaman aynı yöntemle üniversite öğrencilerinin ‘barınma’ sorunu da çözülmeli..

Buyurun…

Şimdi söz sırası sizin…

Bu konuda önerileriniz varsa, sizlerde söyleyin…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM