CHP

CHP

Cumhuriyet Halk Partisi 24 Haziran gününe kadar seçim sürecini iyi götürdü. Burada ana sürükleyici Muharrem İNCE olmuştur.

Her ne kadar CHP cumhurbaşkanı adayını geç açıklamış olsa da, Muharrem İNCE üstün bir performans göstermiş ve rakiplerinden daha çok il ve ilçede mitingler düzenlemiştir.

Her mitinginde de alanları doldurmuştur.

Özellikle final mitingleri olan İzmir, Ankara ve İstanbul mitingleri; Muharrem İnce’ye olan güveni artırmış ve seçimlerin ikinci tura kalacağı düşüncesini kuvvetlendirmiştir.

Fakat 24 Haziran günü evdeki hesap çarşıya uymamıştır.

“Cumhur İttifakının” adayı Erdoğan seçimleri ilk turda kazanmıştır.

Burada CHP’nin ‘mutfaktaki’ hatalarının etkili olduğu söylenebilir…

Muharrem İnce’nin kampanyada söylediği bazı hatalarının etkisi olduğu söylenebilir.

Akşener ve Demirtaş’ın beklenenden daha az oy almasının etkisi olduğu da söylenebilir. Çünkü kamuoyunda beklenti, her ikisinin de yüzde ondan daha çok oy alacağı yönünde idi…

Başka gerekçelerde söylenebilir…

Yıllardır alıştığımız seçim ve sandık hilelerinin etkili olduğu da söylenebilir. Her ne olursa olsun ‘atı alan Üsküdar’ı geçti.’

Şimdi ‘yeni Türkiye’ inşa ediliyor!

Bu Türkiye, daha otokratik olacaktır. Güçlendirilmiş tek adam yönetimi olacaktır. TBMM göstermelik olacak ve ülke daha ziyade kararnameler ile yönetilecektir.

Nitekim seçimlerden sonra ‘yeni Türkiye’ çıkarılan kararnameler ile kuruluyor…

Türkiye dönüştürülüyor…

***

Ülke dönüştürülürken gündemde olan tartışma, atılan adımlardan daha ziyade CHP ‘dir. Seçim gecesinden bugüne CHP tartışılıyor.

O gece ile ilgili kamuoyunun kafası tüm açıklamalara rağmen net değil.

Bilinmezlikler ve sorular var…

Hatalar var.

O gece yaşananları öğrendiğimizde de iş işten geçmiş olacaktır.

25 Haziran gününden bugüne, o gece üzerinden ve liderlik mücadelesi üzerinden sürekli CHP tartışılıyor.

Yandaş medya tartışmalara ‘benzin’ döküyor.

Bu sayede kararnameler ile kurulmaya çalışılan ‘yeni Türkiye’ tartışmalarını perdeliyor. Adeta ‘cambaza bak’ siyaseti izleniyor.

İktidar yetkilileri de bu çaba içindeler…

Nasıl olsa CHP içinde de bol malzeme var… Her gün yeni malzemeler de ortaya çıkıyor.

Bu nedenle ülkede ana gündem, CHP ve olağanüstü kurultay toplanması tartışmaları olmuştur.  Ne kararnamelerin içeriği tartışılıyor. Ne bedelli askerlik konusu, ne de OHAL sonrası valilere verilen ve OHAL’i sürekli kılacak yetkiler tartışılıyor… Ne de diğer ana konular…

Varsa yoksa CHP…

***

Muharrem İnce, seçim döneminde bir televizyonda katıldığı canlı yayında, “Genel Başkanın karşısına iki defa kurultayda aday olarak çıktım ve kaybettim. Buna rağmen beni Cumhurbaşkanı adayı yaptı. Ona karşı aday olmam” dedi. Sözlerini de daha sonra da tekrarladı.

Bu sözlere siyasetin doğası gereği baktığımızda doğru değildir.

Siyasette yarının ne getireceği bilinmez.

Nitekim seçim sonrası dile getirdiği vefa içerikli bu sözler elini zayıflatmıştır.

Kurultay toplama çalışmasını delegelere bırakmış olması da bundandır.

Açık açık kurultay çağrısı yaparak adayım diyemiyor.

Kendisini bağladığı için zorunlu olarak başka stratejiler ile hareket ediyor. Ana beklentisi genel başkanın kurultay çağrısı yapması ve aday olmaması idi.

Bu beklenti gerçekleşmedi.

Bunun üzerine kurultay için imzalar toplanmaya başlandı. Tüzük gereği 15 günde salt çoğunluğun bulunması gerekiyor.

İlk beş günde salt çoğunluk sınırına gelindi… Birkaç güne imzaların tamamlanması ve yasal süre içinde de genel merkeze gereği için teslimi bekleniyor.

Olağanüstü Kurultay toplanınca da, kurultay için imza veren delegeler bu defa genel başkan adaylığı için Muharrem İnce’ye imza verecekler ve aday gösterecekler.

Strateji bu… ‘Evdeki hesap’ bu…

Fakat genel merkez yönetimi direniyor. Delegeler üzerinde baskı kuruyor.

Bülent Tezcan,  Tuncay Özkan ve Muharrem Erkek yaptıkları açıklamalar ile adeta psikolojik bir mücadele veriyorlar.

“Yeterli imza toplanamıyor” anlamına gelen sözleri buna işarettir. Yerel seçimleri gündeme getirmeleri de…

Genel Başkanda İstanbul’da yaptığı açıklama ile sessizliğini bozdu. Kurultay çağrısı yapanlara “koltuk heveslileri” dedi… Yerel seçimleri işaret etti…

Bazı belediyeler, il ve ilçe başkanları ile kimi etkili isimler üzerinden delegelere “imza vermeyin” baskısı olduğu gibi, imza verenlere de “imzanızı noter kanalı ile iptal edin” baskıları yapılıyor.

Konuştuğum ve imza veren İstanbul delegeleri bu baskılardan ve telefonlardan şikâyet ettiler.

CHP iki grup haline dönüşmüş vaziyette.

Değişimciler ve mevcut yönetimden yana olanlar…

***

Yapılması gereken genel başkanın kurultayı toplaması idi. Seçimlerin değerlendirilmesi idi… Tüzüğün, programın değiştirilmesi idi… Delegeden güvenoyu istemesi idi…

Nasıl olsa o aday olduğunda İnce aday olmayacağını da açıklamıştı.

Bu tren kaçırıldı.

CHP kurultay tartışmaları ile uğraşırken, ülkede pek çok şey de gözden kaçırıldı.

Kaçırılmaya da devam ediliyor.

Cumhuriyet, 3. Meşrutiyete dönüştürülüyor…

Özetle ‘değirmeni sel alıyor biz takacağını arıyoruz.’

Atı alan Üsküdar’ı geçti. Hatta Sakarya’ya doğru yol alıyor…

Günaydın beyler!

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?