DEVLET BAHÇELİ’NİN ANALİZİ

DEVLET BAHÇELİ’NİN ANALİZİ

Özlü sözlere önem vermeyen pusulasız gezmeye benzer bana göre, geleceği iyi görmek için; geçmişe bakmak lazım ben 2010 yılına kadar geri gittim ve geçmişi bir tahlil yapmaya karar verdim. Bu güne bizi getiren sorunlar neler diye düşündüm. Terör ve gözyaşı bu ülkenin kaderi değildir dendi ve o gün Cumhur başkanı Abdullah GÜL bey, Başbakan Tayyip ERDOĞAN bey terörün bitmesi ve anaların ağlamaması için P.K.K ile anlaşma yapıldığı söylendi bu anlaşmanın önemli maddeleri silah bırakıp ülkemizi terk etmekti.

2010 yılından itibaren devam edelim, Doğu illerimizde kurtarılmış bölgeler ilan edildi, güvenlik güçlerinin girmemesi için mayın döşendi, siper kazıldı ve tahkimat yapıldı. Terör örgütünün elemanları yavaş yavaş mahkeme kurmaya vergi toplamaya ve özerklik ilan etmekten bahsetmeye başladılar.  2015 yılına geldiğinde terörün ve anaların göz yaşının bitmediğini artarak devam ettiğini görmekteyiz. 07/06/2015 tarihinde ülkemizde yapılan  seçimde 80 millet vekili çıkartan H. D. P. Yüksek sesle özerklik demeye başladı. Bu durumu iyi tahlil eden Devlet BAHÇELİ, KILIÇTAROĞLUNUN üçlü koalisyon oyununa gelmedi ve ülkesini tekrar erken seçime zorladı.

DAVUTOĞLU hükümeti  01/11/2015 tarihinde yapılan seçimde tek başına iktidara geldi.  Sayın Cumhur başkanı DAVUTOĞLU başkanlığında kurulan hükümete bir müddet sonra istifasını verdirdi. sayın Binali YILDIRIM başkanlığında yeni hükümet kuruldu. Bu hükümetin kurulması ile terörde mücadele 0/0100 değişti yeni kurulan hükümet maneviyat ve milliyet söylemleri ile terörle mücadele edilmesine karar verdi. Bir defaya mahsus suça karışan Milletvekillerinin yargılanması için kanun çıkartıldı. İlk ifade veren kişide Devlet BAHÇELİ oldu. H.D.P. Milletvekilleri işlemiş olduğu suçlardan dolayı kendi istekleri ile mahkemeye gitmeyeceklerini söylediler çıkan karar gereği kolluk kuvveti kullanarak mahkemeye getirip yargılamaya başladı. Bunu takiben suça karışan H.D.P. li belediye başkanları, eş başkanları ve parti yöneticileri hakkında işledikleri suçlardan dolayı yargılama başladı. Teröristler ve doğuda yuvalanan örgüt mensupları yerleşim merkezlerinden tamamen temizlendi derken. FETÖ darbesi meydana geldi iki taraflı mücadele başladı. Güçlü Türk milleti ve güvenlik güçleri bu belayı büyük bir başarı ile atlattı ve FETÖ ile ülke genelinde büyük bir mücadele başladı.

A.B.D, İngiltere ve İsrail  güney komşumuz olan SURİYENİN kuzeyinde bulunan üç Kürt kantonunu birleştirip bu yolla gelecek yıllarda IRAK ve SURİYENİN kuzeyinde çıkartılan petrolü ve doğal gazı TÜRKİYEYİ baypas ederek Ak denize bağlayan bir alan kazanmayı planlıyorlardı. İşgalinin önemli bölümünü tamamlanmak üzereydi, hükümet bu koridorun ülkemiz açısından sıkıntısını gördü ve izin vermeyeceğini söyledi, Fırat kalkanı harekatı başladı şer güçler amaçlarına ulaşamadı. Bu fedakarlıklar karşısında ihtimal dahilinde verilen söz üzerine  başkanlık gündeme geldi ve M.H.P. lideri Devlet BAHÇELİ artık ülkenin idaresi hukuka uygun idare edilsin Anayasa askıya alınmasın dedi, başkanlık için yeşil ışık yaktı. Uzun süren çalışmadan sonra mutabık kalınan 18 madde meclisten geçti ve değişiklik paketi halk oyuna sunulacak.

Siyasette öngörülü olmak bence buna denir eğer Devlet BAHÇELİ bu öngörüyü görüp yapmasaydı M.H.P. yerine başka bir parti olabilirdi veyahut yukarda bahse konu eylemler amacına ulaşırdı ve bizler bu gün vahşi kapitalizmin idaresinde yaşamak mecburiyetinde kalırdık. Tabi bu benim şahsi öngörüm şahıslar farklı şekilde düşüne bilirler ama çizmiş olduğum bu şablonu tahlil ederlerse gerçekleri daha iyi görme imkanı yakalarlar, Eminim onlarda ayni noktaya gelirler. Fikir ve düşünce bence hür olmalıdır saygılar.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?