Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
İYİCE İÇİMİZE GİREN BU KATAR ACABA İLERİDE BİZE NE YAPAR
  • 0
  • 157
  • 29 Kasım 2020 Pazar
  • +
  • -

Poposunu mindere iyice yerleştirdikten sonra;

“Git lan şu başımdan” diye bize kafa mı tutar?

Samimiyeti daha da ileri boyutlara taşıyarak;

“Bizimle aynı yatakta, koyun-koyuna mı yatar?

Yok, daha da olmadı bir gün kafası iyice kızınca;

“Tamam kardeşim, alışveriş ve yolculuk buraya kadardı” deyip;

Bizleri kulağımızdan birer birer tutup, kapının dışına mı atar?

Vesaire, vesaire…

Aklıma bin-bir türlü şeyler geliyor…

Şimdi belki ben böyle düşünüyorum diye sizde diyeceksinizdir ki;

“Yahu sende ne pimpirikli adamsın be!”

“Olur-olmaz şeylerden nem kapıyorsun?”

“Boş kalıp, canın sıkılınca komplo teorileri üretiyorsun”

“Üstelik yüzölçümü bizim Kütahya, Erzincan kadar olan bir ülkenin neyinden korkup, neyinden kuşkulanıyorsun Allah aşkına?” gibi, buna benzer yorumsal-sorularla beni rahatlatmaya çalışıyorsanız eğer…

İşte benimde ‘kuşkularım ve korkularım’ tamda burada başlıyor ya…

Yani -geriye kalan- yarım aklımla diyorum ki;

“Yahu, yüzölçümü bizim 81 ilimizden orta-halli bir ilimiz kadar olan küçücük bir ülke para gücüyle her şeyi almayı muktedirse, neden mülki hakimiyet kurduğu yerde de, siyasi gücünü ve otoritesini ortaya koymasın?”

Bizim Nasrettin hocamız bile demez miydi;

“Parayı veren düdüğü çalar” diye…

Eeeee?

E’si şu;

Daha düne kadar Osmanlı Devletinin himayesinde olan…

1915 yılında Osmanlıdan kurtulan…

1916’da İngilizlerin kucağına oturan…

Ve 1971 yılında -formalite gereği- bir sülale tarafından Monarşi yönetimi kurulan küçücük bir ülke zenginliğini öne sürerek, bizim ülkemizde emlak satın almada en önde gidiyor…

Ülkemizde emlak satın alarak hakimiyet kuran bu Katar denilen ülkenin aldığı emlak gibi şeyleri saymaya kaksak sayfalar yetmez.

Onun için birkaç tanesini saymakla yetineceğim..

Borsa İstanbul’un yüzde-10’nun satın aldığını söylememe gerek yok…

Çünkü o daha yeni satıldığı için onu sizlerde biliyorsunuz…

Ben unutulanlardan birkaç tane örnek vermek istiyorum;

2015 yılında Finansbank’ın yüzde 99.81’ini satın almış..

2016 yılında Alternatif Bank’ın (ABank)ın yüzde-25’ini almış..

Türk Play-TV Digitürk’ü satın almış…

1964 yılında İzmir’de kurulan otomotiv şirketi BMC’nin yüzde 50’sini 2017 yılında satın almış…

Haliçte Altın Boynuz Projesine yatırım yapmasına dair bir anlaşma imzalamış.

Fettah Tamince’nin kazandığı projede;

2 Yat limanı…

1000 kişilik cami…

Otopark ve AVM merkezleri inşaları için satın almış…

Tantanası çok olduğu için;

Tank-Palet fabrikasını söylememe gerek yok…

Yine Karadeniz bölgesinde herkesin bildiği ve inkarının yapılmadığı:

Fındık bahçeleri satın aldıklarını cümle-alem biliyor…

Orman manzaralı yaylalardan (yöre işbirlikçilerini öne sürerek) satın aldıkları emlak ve mekanların söylentileri de gün gibi ortada…

Kısacası, resmi verilere göre Katar’ın ülkemizden satın aldığı arazinin toplam büyüklüğü Yalova ilimizin yüzölçümüne yakınmış…

Yani;

Yalova’nın yüzölçümü 798 bin metre kare…

Katar’ın aldığı arazide 795 bin 552 metre kareymiş..

Şimdi özetleyerek sonlandıracak olursak…

Ve yine kuşkulu sorularımı ve yorumlarımı öne sürerek özetlemek istiyorum;

Bir ülke ne kadar zengin olursa olsun;

Bizim ülkemiz Katar’ın 97 kat büyüklüğünde olup ve 97 yıl önce kurulmuş…

49 yıl önce bir Kabile tarafından kurulan bir ülke -dolar kuvvetini- öne sürerek, biz kurulmuş fabrikalarımızı, tersanelerimizi ve buna benzer kurumlarımızı ve işletmelerimizi işletemiyoruz…

Ve Katar’lılara satıyoruz…

Öne çıkan saçma-sapan kuşkularım ise şöyle;

“Bundan 30 yıl önce iki kutuplu bir dünya tek kutuplu bir dünya olup ve bugün yeryüzünün bir tek patronu var…

O da; Amerika…

Yedeğindeki ülke; İngiltere…

Ve eksenini dolduran ülkeler de; diğer işbirlikçi ve ortaklık yürüten kapitalist ülkeler…

Yani demem o ki;

Yumruk kadar ‘Katar’ ne kadar zengin olursa-olsun…

Amerika’dan izin ve icazet almadan kılını bile kıpırdatamaz…

İngilizlerin izni olmadan ‘osuruğu gelse’ osuramaz!

Kaldı ki; 1971 yılında İngilizlerden ‘bağımsızlığını’ kazandı diye onların güdümünden çıkmış anlamına gelmiyor…

İşte bundan dolayı “acaba” diyorum…

Bu işin arka planında Amerikalılar ve İngilizler de var mıdır? gibi…

Saçma-sapan şeyler geliyor aklıma…

Her neyse..

Konu fazla uzadı…

En iyisi bu sohbeti şöyle bitirelim;

Katar;

Petrol ve doğal gaz zenginidir…

Dolarla yatıp, dolarla kalkar…

Ekonomisi çöken ülkeleri takip etmek için pusuya yatar;

Zamanı gelince de bastırır parayı, yatağı-yorganı o ülkenin içine atar!…

Tıpkı bizim ülkemizin içine attığı gibi…

Katar;

Şu sıralar gündemiz de hep onlar var…

Bu işin sonunda ne olur onu bilemem…

Zaten bilsem de açık açık söyleyemem!

Neme lazım..

Dünyanın bin-bir türlü hali var…

Hoş kalın,

Hoşça kalın,

Sağlıkla kalın,

Siz yine de bardağın dolu tarafından bakın;

Benim bu abuk-sabuk saçmalıklarıma kulak asmayın…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM