NOEL BABA BİZİM BABAMIZ DEĞİLDİR

NOEL BABA BİZİM BABAMIZ DEĞİLDİR

Kızımın öğretmeni ev ödevi olarak kış mevsimi ile alakalı bir resim yapmalarını istemişti. Kızım da resmi evde yapmış okula götürmeden evvel bana göstermiş ve beğenip beğenmediğimi sormuştu. Aferin kızım çok güzel resim yapmışsın. Lâkin şurası olmamış dedim. Hakikaten de resim güzeldi. Ancak bu güzelliğe gölge düşüren bir figür vardı resimde. Noel baba(!) Bak kızım şu “Noel baba” denen adam “bizim babamız değil”, Hıristiyanların kültürünün bir parçası, biz ise Müslümanız dedim. “Biliyorum baba” dedi. Dedi ama çocuğun zihnine kazınmış bir kere. Kolay kolay çıkmıyor işte. Nasıl çıksın ki? İzlediği çizgi filmlerde Noel baba geliyor ve çocukları sevindiriyor, onlara hediyeler dağıtıyor. Noel baba o kadar sevimlidir ki çocuk narkozu damardan yiyor.
Sadece filmler değil çarşı pazarlarda, Müslümanın sokağında ve işyerinde de maalesef Noel babalar dolaşıyor, çam ağaçları süsleniyor. Narkozda olan Müslümanı uyarmaya çalışıyoruz ve şu cevabı alıyoruz. Ne var bunda bu da mı günah!
Sahi Noel Baba neyimiz oluyor? Bir Türk büyüğü mü? Bir İslam âlimi mi? Yoksa dünya çapında çığır açmış bir Türk komutanı mı?
Bakınız Wikipedia Noeli nasıl tarif ediyor: “Her yıl 25 Aralık tarihinde İsa’nın doğumunun kutlandığı Hıristiyan bayramı”. Hıristiyan bayramı ama Müslüman daha bir iştahla sahipleniyor bugün.
Bakınız bir kaç gün evvel çocuklarla birlikte çizgi film izliyordum. Şuna şahit oldum. Çizgi filmde yarım saat içinde belki on defa “paskalya” dan bahsetti. Zaten yabancı menşeli filmlerde hatta bizim yerli dediğimiz dizilerde de bol bol “Noel baba” mevzu işleniyor. Böylece zihinlere bunlar işleniyor ve sanki bizim kültürümüzün hatta dinimizin bir unsuru gibi algılanmaya başlıyor. Olay içselleşiyor artık. Kültürel istila buna deniliyor işte. Bu istila ile artık kendine de yabancılaşıyorsun.
Okullarımıza bakıyoruz. Yerli ve millilikten bahsediyoruz ama bu da çok yerde lafta kalıyor sanırım. Bakınız yıl sonu geliyor. Okullarda bugünlerde “Noel baba”, “yılbaşı balosu”, “yılbaşı hediyesi” ya da “yılbaşı çekilişi” konuşuluyor. Hani nerde kaldı yerli ve milli olmak!? Üstelik bütün bunlar “Yerli Malı Haftası” etkinliklerinin yapıldığı şu günlerde yapılıyor.
Noel baba denilen “hayali bir şahsiyet” Müslümanların hayatına nasıl oluyor da girebiliyor anlamakta zorlanıyorum. Demek ki Çanakkale’de boğazın serin sularına gömdüğümüz ya da İzmir’de denize döktüğümüz “düşman” taktik değiştirmiş ve bu sefer de başarılı olmuş maalesef. Düşünsene İzmir’de denize döktüklerimizle aynı değerler etrafında buluşuyoruz. Müslüman Türk de Noel baba diyor Yunan da. İngiliz de “çam” süslüyor Müslüman Türk de. Şimdi kim kime benzemiş oluyor. Hani Peygamberimiz “kim bir kavme benzerse o onlardandır” (Ebû Davud, Libas 4) demişti. Ne tez unuttuk.
Kur’an’ın ilk sûresi olan ve günde en az kırk defa okuduğumuz Fatiha sûresinde Yahudiler için “gazaba uğrayanlar”, Hıristiyanlar için “dalâlete sapanlar” denildiğini bilmiyor muyuz? Biliyorsak neden dalâlete sapanların izini takip ediyoruz? Düşünelim ve bir milâdi seneyi daha geride bırakırken esaslı bir muhasebe yapalım ve yeni seneye öyle girelim.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?