OLMAYINCA OLMUYOR

OLMAYINCA OLMUYOR

 Türkiye Kupası’nda Başakşehir, Fenerbahçe ve kendi sahamızda Boluspor sonra Adana da ve tekrar kendi sahamızda İstanbulspor maçında Giresunspor hiç de kötü futbol oynamadı.

Özgüven ve takım içerisindeki birlik ve beraberliğin olmayışından maalesef yakaladığımız onlarca gol pozisyonunu değerlendiremeyip Adana deplasmanında galip duruma geçmemize rağmen ikinci golü bulamayışımızdan galibiyet hasretine son veremedik.

Giresun’daki Fenerbahçe maçımızda daha derli toplu olmamıza rağmen bireysel hatalardan mağlubiyeti yaşadık.Türkiye Kupası Giresunspor için çok da önemli değildi ama Fenerbahçe teknik direktörü ve bizim ligin teknik direktörleri Giresunspor’un çok güçlü bir takım olduğunu belirtse de aynı futbolu hem yedek takımla Türkiye Kupasında oynamamıza rağmen bizim için en önemli olan lig yarışında yani şampiyonluk yolunda maalesef aynı rahatlıkla ve özgüvenle futbolumuzu oynayamadık.

Şimdi bu gerçekler Giresunsporlu futbolcular üzerinde kendi sahamızda futbolcuları galibiyet hasretine son vermek için baskı altına aldı.Kendi sahamızda hem Boluspor maçında hem de İstanbulspor maçında yakalanıp da atılamayan gol pozisyonları Giresunspor futbolcularını hep telaşa sürükledi.

Gol gelmeyince son dakikalarda var gücüyle ileri çıkan Giresunspor takımını Bolu maçında ve İstanbulspor maçında mağlubiyetimize neden oldu.

Şimdi gelelim İstanbulspor maçına.Giresunspor top hakimiyeti kendinde her zamanki gibi rakibini tartıp topa sahip olup gol bulmaya çalışıyor. Bu sistem liderliğe oynayan ,seyirci baskısını arkasına almış ve şampiyonluk adayı bir takıma bu zamana kadar ne kattı?

Niçin ilk devreler çift forvet oynamayıp hemen golü düşünmüyoruz?Bu ligde herkes herkesi yenebilecek güçte ama Giresunspor’un futbolcu topluluğu bu ligin üstündeydi.Korkak oynatılan futbol bu neticeleri tabii ki doğuracaktır. Rakip takımın forvetine göre,müdafaasına göre bir takımın oyun planı olur.Forvetleri hızlı olan takıma karşı kendi sahanda dörtlü savunma yaparsın ama kendi ceza sahamızın dışında oyun kurmamız lazımken Giresunspor rakiplere bakılmaksızın geriye yaslanarak oyun kurduk.Böylece gol yollarında etkisiz kaldık. Golleri de erken bulamayınca futbolcular üzerinde baskı giderek arttı.Hangi futbolcu olursa olsun kaleye şut çekerken bile acaba iyi vurabilir miyim diye seyirci baskısından bayağı etkilendi.

Herkes hata yaparım telaşı ile beraber Giresunsporlu futbolcular bütün futbol mentalitelerini yapamaz hale geldiler. Bu sistem de son 3 haftada ve daha önceki haftalarda Giresunspor’u bu hale getirdi.

İstanbulspor maçında futbolcu seçiminde tabii ki hoca yenileri oynatmak zorundaydı ama bir Korkiscko,bir Recep onlardan daha iyi olmak zorundaydı.İşte futbol yakaladığın o kadar gol pozisyonunu atamazsan futbol takımının ve futbolcuların da direncini kırdı.İşte o direnç Giresunspor’a uzatma dakikalarında psikolojik olarak etkilediğinden,herkes galibiyete odaklandığı için kendi sahanda berabere kalmanın hiçbir anlamı futbolcularda yoktu.İstemeyerek son saniyedeki yenilen goller ile kendi sahamızda maalesef mağlup olduk.İşte futbolcu psikolojisi.

Şimdi geriye kalan 14 maçta yeni gelecek teknik direktörle en iyi başarıyı sağlayıp özgüvenle geriye bakmadan alacağımız 3 puanlar Giresunspor’u hiç olmazsa yarıştan kopmadan gidebildiğimiz en iyi yere kadar gitmeliyiz.

İşte sen ne kadar iyi oynarsan oyna atamayana atarlar kuralı son 3 maçtır yakamızı bırakmadı.Giresunspor bu maçlarda bu kuralın örneğini verdi.

Bu saatten sonra herkesin birlik ve beraberlik içerisinde Giresunspor’un yapacağı en iyi başarıya odaklanmalıdır.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?