Ruz-i Mahşer, mahşer günü demektir. İslam inancına göre kıyamet koptuktan sonra insanların dirilip, hesap verecekleri gündür.
İlahi adaletin tecelli edeceği gün olarak bilinir.
O gün, günahlar ve sevapların tartılacağı söylenir.
İktidar partisinde Milli Savunma Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı gibi önemli bakanlık görevlerini yapmış, TBMM Başkanlığı görevinde bulunmuş İsmet Yılmaz adını anımsarsınız.
İsmet Yılmaz’ı öğrenciler ve veliler liselere giriş sınavı düzenlemesi ile de anımsayacaktır(!)
Şimdi onu gündeme taşıyan seçmenleri din ile aldatma çabasıdır.
Ne demiş İsmet Yılmaz;
“AKP adayı Hilmi Bey’e vereceğiniz destek, yarın ‘Ruz-i mahşerde’ yine sizin berat belgelerinizden biri olacaktır.”
Allah Allah!
AKP adayına oy vermek kıyamet günü “berat belgesi” olacakmış.
Ya vermeyenler ne olacak?
Onların “berat belgesi” olmayacak ve ‘cennetlik’ olamayacaklardır.
İsmet Yılmaz’ın bu sözleri bana rahmetli Yaşar Nuri Öztürk’ün “Allah ile aldatmak” sözünü anımsatmaktadır.
***
İsmet Yılmaz bu sözleri, partisinin Sivas Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Hilmi Bilgin için seçmenlerden oy isterken kullanmış.
O zaman akla şu soru geliyor.
Sadece Hilmi Bilgin’e verilecek destek mi “Ruz-i Mahşerde berat belgesi” olacak? Şayet öyle ise bu adayın özelliği nedir?
Diğer kentlerdeki iktidar adayına destek vermek de “berat belgesi” olur mu?
Ya da ittifak ortağınıza bıraktığınız illerde ne olacak?
Örneğin Adana’da, Mersin’de ve Manisa’da ittifak ortağınızın gösterdiği adaya oy verenlerde “berat belgesi” almış olacaklar mıdır?
Ya Millet İttifakı adayına oy verenler ne olacaktır?
Onlar “berat belgeleri” olmadığı için Ruz-i mahşerde kurtuluşa eremeyecek ve cehennemlik mi olacaklardır?
İsmet Yılmaz, engin din bilgisi (!) ile bu sorulara yanıt vermelidir.
***
İsmet Yılmaz’ın çok tartışılan ve eleştirilen bu sözleri ile destek istediği partisinin Sivas BB adayı Hilmi Bilgin kimdir?
Sivas’ta yayınlanan ‘Sivas Postası’ adlı gazetenin, 30.05.2014 tarihli sayısında manşet şudur. “Sivas’ta THE İMAM Hilmi Bilgin mi?”
Bu manşet İsmet Yılmaz’ın, “…Hilmi Bey’e vereceğiniz destek, yarın ‘Ruz-i mahşerde’ yine sizin berat belgelerinizden biri olacaktır” dediği adayla ilgili bir fikir oluşturmaktadır!
Sivas’ta 15 Temmuz sonrası FETÖ/PDY soruşturması kapsamında kapatılan bir dernek vardır.
Adı Ülfet Hukuk Derneğidir.
Bu dernekte Hilmi Bilgin’de genel sekreter olarak görev yapmıştır.
Sivas’ta adı Ülfet, başka yerde ufuk… Başka bir yerde başka bir isim… FETÖ bu dernekler aracılığı ile avukatlar içinde örgütlenmiştir!
Hepsi de 15 Temmuz sonrası kapatılmıştır.
Sivas FETÖ/PDY davası soruşturması kapsamında gözaltına alınan Ülfet Hukuk Derneği kurucularından Av. Halil İbrahim D. İfadesinde , “…Dernek Fetullah Gülen’in talimatıyla kuruldu, ancak biz hukuk alanında çalışmak ve Sivas’a hizmet etmek için bu derneğe üye olduk” diyor. (08/02/ 2017 Hürriyet)
İsmet Yılmaz, Sivas’ta “THE İMAM” olduğu söylenen, adını FETÖ liderinin verdiği Sivas FETÖ/PDY soruşturması sırasında kapatılan Ülfet Hukuk Derneği’nde genel sekreterlik yapmış olan, hatta bir dönem de FETÖ kontenjanından (24. Dönem) milletvekilliği yapmış olan, partisinin Sivas BB adayı Hilmi Bilgin için seçmenlerden oy isterken ne diyor?
“Hilmi Bilgin’e desteğinizi bekliyorum. İnanıyorum ki Hilmi Beye vereceğiniz destek yarın ruzi mahşerde (kıyamet günü), yine sizin berat belgelerinizden (kurtuluş belgelerinizden) biri olacaktır.”
Seçmenin din ile Allah ile aldatılmasına mı üzüleceksin, aday gösterilen kişinin “mücadele ediyoruz” dedikleri FETÖ ile yakınlığına mı üzüleceksin…
Ortaçağ Katolik Kilisesi, endüljans adı verilen af kâğıdı satışı yapıyordu.
Parayı veren ölümden sonra cennete gidebilmek için bu belgeyi alıyordu.
Endüljans bir nevi Katolikler için ‘berat belgesi’ idi…
İsmet Yılmaz, Ruz-i Mahşer için ‘berat belgesini’ para ile satmıyor. Partisinin Sivas BB adayına oy vermeyi yeterli görüyor.
Endüljans günümüzde oy pusulası oldu!
Ve Diyanet suskun…
Kuran-ı Kerim’de ‘iktidara oy veren müminler’ ile ilgili bir düzenleme yoktur. Fakat pek çok surede ‘kul hakkı’ ile ilgili ayetler bulunmaktadır.
İstanbul BB’ sinin TÜRGEV, TÜGVA, Okçular Vakfı gibi yandaş vakıflara aktarmış olduğu toplam 847 milyon 592 bin 858 lira 27 kuruş kul hakkıdır.
Belki de hiç görmeyeceği, hiç kullanmayacağı, üzerinden dahi geçmeyeceği Osmangazi Köprüsü, Yavuz Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli, Zafer Havaalanı için hazine garantisi adı altında vatandaşın cebinden ödediğiniz paralar da kul hakkıdır.
Bu kadar kul hakkı yiyenlerin, Ruz-i Mahşerde ellerinde ‘berat belgesi’ olacak (!) oy pusulaları olsa da işe yaramaz…