Yerel seçimlerin üzerinden bir hafta geçti. Kesinleşen yerlerde seçilen başkanlar mazbatalarını alıyor ve göreve başlıyorlar.
İtiraz olan yerlerde işlemler sürüyor. Bu seçimlerde pek çok il, çeşitli nedenlerle dikkat çekti. Bunların başında İstanbul geliyor.
AKP, İstanbul’u kaybedeceğini hiç düşünmüyordu. Ankara’da kaybetme ihtimali vardı. Anketler de öyle gösteriyordu. Bu nedenle Millet İttifakı adayı Mansur Yavaş hakkında çeşitli iddialar gündeme getirilmeye başlandı. Bu yolla seçmen desteğini azaltmak ve Özhaseki’nin kazanmasını sağlamak istediler.
Başaramadılar…
İstanbul’da Cumhur ittifakının adayı iktidarın güçlü ismi olan Binali Yıldırım idi. TBMM Başkanlığı, başbakanlık ve bakanlık yapmıştı. Tecrübeli idi… Kamuoyuna da öyle sunuluyordu.
Rakibi Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, aday gösterildiğinde İstanbul’da tanınırlık oranı %16 civarında idi.
AKP’ye göre İstanbul yarışı adeta tavşan ile kaplumbağanın yarışına benziyordu!
Sonuçta öyle oldu.
‘Kaplumbağa’ olarak tanımlanan Ekrem İmamoğlu, oldukça başarılı bir kampanya yürüttü. “İstanbul İttifakı” söylemi ile herkesin ilgisini çekti.
Ayrıca güler yüzlü, enerjik, sakin ve insancıl tavırları ile de dikkat çekiyordu.
Bu özellikleri ile yarışta öne geçmeyi başardı.
“Tavşan” olarak tanımlanan Binali Yıldırım, son düzlüğe girildiğinde yarışı kaybedeceğini görerek bir hamle yaptı.
Lideri Erdoğan 29 ve 30 Mart günleri ilçelerde miting rekoru kırdı. Bu hamle de yetmedi.
31 Mart günü ipi göğüsleyen “Kaplumbağa” olarak görülen “kenar ilçe belediyesinden” gelen İmamoğlu olmuştu!
Evdeki hesap çarşıya uymamıştı.
Binali Yıldırım, 2014 yılında İzmir’de, 2019 yılında da İstanbul’da yarışı kaybetmişti…
1 Nisan günü itiraz sesleri yükselmeye başladı.
VAR hakemi YSK, bugüne kadar ‘atılan golü’ inceliyor. Ofsayt yok, faul yok.. Gol nizami ama VAR hakeminin tarafgirliği de biliniyor!
Bu sırada da her türlü algı, manipülasyon ve tehditler de sürüyor…
Kanımca nizami gol, VAR (YSK) incelemesi sonunda geçerli sayılacak.
Sabırla, sakince bekliyoruz.
***
İstanbul seçimlerini VAR incelemesine götüren ve bu amaçla YSK’ya itiraz eden iktidarın demokrasi anlayışı ilginç!
Kazandığı yerlerde rakiplerinin itirazlarında nedense VAR hakemi (YSK) devreye girmiyor!
İncelemeyi reddediyor.
Fakat iktidar kaybettiği yerlerde itiraz ediyor. VAR hakemi olarak YSK ve ona bağlı alt inceleme kurulları derhal başvuruyu işleme alıyor ve inceleme başlatıyor.
Yani iktidar partisi de liderinin “bizim kurduğumuz takım” dediği takım gibi korunuyor.
Diğer partiler Anadolu takımları gibi…
CHP Artvin Yusufeli seçim sonuçlarına itiraz ediyor. Fark 3 oy ve kayıp oylar olduğu iddiaları var. VAR hakemi nin gözü yukarılarda!
Yalova Çınarcık’ta itiraz ediyor. Var hakemi yukarılardan gelen işaret üzerine incelemeyi reddediyor.
İyi Parti Balıkesir’de Uşak’ta ve başka bazı yerlerde itirazlar ediyor.
VAR hakemi görevini yapacak olanların gözü yine yukarılarda!
Sanırım göz işaretini alıyor ve incelemeyi reddediyorlar.
HDP Muş’ta, Malazgirt’te ve başka yerlerde seçim sonuçlarına itiraz ediyor. VAR hakemi incelemeyi yine yukarılardan gelen işaretle reddediyor.
İktidar itiraz ederse ‘baş üstüne’…
Muhalefet itiraz ederse ‘hayır’…
Tam bir çifte standart var. Ve ‘ hukuk devletiyiz’ diyoruz.
‘Yargı tarafsız ve bağımsızdır’ diyoruz.
Anımsayalım bu YSK’nın görev süresi seçimlerden kısa süre önce hukuksuz şekilde uzatılmıştı!.
Yoksa şimdi diyet borçlarını mı ödüyorlar?
***
Hafta boyunca pek çok kişi, ‘Giresun seçimleri üzerine ne düşünüyorsun?’ diye sordu. O kadar çok şey var ki…
En önemlisi neden o kadar seçmen sandığa gitmediğinin yanıtını bulmaktır.
Yaklaşık 15 bin kişi sandığa gitmedi.
Ve bunun en az 9-10 bini CHP’li seçmen. Listeler incelenirse bu açığa çıkacaktır.
Bu da gösteriyor ki seçimi AKP kazanmadı. CHP kendi kalesine gol attı. Bu sayede AKP maçı kazandı.
İstanbul seçimleri ile Giresun seçimleri birbirine benziyor.
Orada AKP, ‘ garanti alırım’ diye düşündü.
Burada da CHP, aynı düşünce ile hareket etti.
İstanbul’da AKP’li seçmen, ilçe belediyesinde kendi partisine oy verdi. Büyükşehirde ise pek çoğu kendi partisi yerine İmamoğlu’na oy verdi. Bu sayede İmamoğlu kazandı.
Giresun’da pek çok seçmen sandığa gitmeyerek dolaylı olarak AKP ekmeğine yağ sürdü. Bu sayede Şenlikoğlu kazandı.
Bunlara ‘neden sandığa gitmedin’ diye sorduğunda hepsi de kendine göre bir gerekçe söylüyorlar.
Niçin kırgın ve küskün olduklarını anlatıyorlar.
Bunlar biliniyordu. Çözüm için adımlar atılmadı. Sadece bu adımı atmayanlar mı hatalı? Elbette hayır.
Çoğu öznel gerekçelerle kişilere kızıp partisini cezalandırdığı için hatalıdır.
Duygusal davranmışlar, pireye kızıp yorgan yakmışlardır.
Bu sayede ilimizde atı alan Üsküdar’ı geçmiştir!.
CHP’ye ise sonuçlar üzerinden tartışmak kalmıştır.
O da nesnel değil… Tamamen öznel ve duygusal tartışmalardır