24 Haziran seçimleri sona erdi. Kimi çevrelerde hemen yerel seçim gündeme getirilmeye başlandı. Mart 2019’da yapılacak olan yerel seçimlerin erkene alınması ve sonbaharda yapılması tartışılıyor.

İktidar çevrelerinden bazıları bunu istiyor olabilir.

BBP lideri Destici’de yerel seçimlerin erkene alınması gerektiğini söylüyor.

Öncelikle şu gerçeğin altını çizelim.

Yerel seçimleri erkene almak için anayasa değişikliği gerekiyor. Cumhur İttifakının meclis çoğunluğu anayasa değişikliği için yetmiyor.

O zaman millet ittifakını oluşturan partilerden ya da HDP’den destek almaları lazım.

Bu destek gelir mi?

İmkânsız diyemem ama zor görülüyor.

CHP’nin yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Seyit Torun, yerel seçimlerin erkene alınması konusunda sorulan bir soruya;

“CHP tüm teşkilatlarıyla yerel seçime hazırdır” yanıtını verdi.

Bu yanıtı görünce insanın ‘Allah Allah’ diyesi geliyor.  24 Haziran seçimleri daha yeni geçti. Tartışmaları sürüyor.

Teşkilatların hali ise ortada…

Sanırım Seyit Torun blöf yapıyor!

Ya da gerçekleri görmekten uzak bir tutum içinde konuşuyor. Tüm teşkilatların ‘hazır’ olduğunu sanıyor.

Öyle olsaydı böyle bir sonuç alınır mıydı?

***

Bir başka konuda şudur. Seçimlerinin maliyeti oldukça fazladır. 24 Haziran seçimlerinin toplam maliyetinin 12 milyar dolar olduğu söyleniyor.

Ekonomik durumun hali içler acısı…

Resmi rakamlara göre yıllık enflasyon % 15,39 olmuş.

Gerçek rakamlar bunun iki katı.

Suriye gibi yıllardır iç savaşın yaşandığı bir ülkeden patates almak durumunda kalan bir ülkeyiz.

Çarşı-pazarda fiyatlar el yakıyor.

Cari açık biraz daha arttı.

Hal böyle iken seçimlerin maliyeti yine halkın sırtına yüklenmeye çalışılıyor.

Peş peşe gelen zamlar bunun ispatıdır.

Ve bu zam yağmuru devam edecektir.

Bu nedenle vatandaşın derdi seçim değil geçimdir. 24 Haziran seçimlerinin mali yükü ortada dururken yerel seçimleri erkene almak, ekonomiyi daha da krize sürüklemez mi?

Elbette sürükler.

Bir 12 milyar dolar daha halkın sırtına yük getirir.

Ekmek biraz daha küçülür.

***

Her ne kadar Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “CHP tüm teşkilatları ile yerel seçimlere hazırdır” dese de, bu söz gerçeği yansıtmıyor.

24 Haziran seçimleri sonrasında başlayan iç tartışmalarda bunun göstergesidir.

Kılıçdaroğlu ve İnce arasındaki liderlik mücadelesi stratejik hamleler ile sürüyor.

Belki de yakın zamanda bir kurultay görülüyor.

Örgütler ve delegeler sıcak bir tartışmanın içindeler.

Tartışma sadece genel başkanlık konusunda değil.

24 Haziran gecesi yaşananlar konusu da tartışılıyor.

Adil Seçim Platformu konusu da…

Başka konularda.

Bu tartışmalar içinde olan teşkilatlar, nasıl yerel seçimlere hazır olur?

Öncelikle dalganın durulması, sislerin dağılması gerekmiyor mu?

Elbette gerekiyor.

Hatta seçmende oluşan moral motivasyon kaybının da giderilmesi gerekiyor.

Bu nedenle CHP mevcut durumu ile yerel seçimlere tüm teşkilatları ile henüz hazır değildir.

Hazır olması için zamana ihtiyacı vardır.

Değişime ve yeniden umut olmaya ihtiyacı vardır.

***

CHP bu nedenle yerel seçimlerin erkene alınması için olası bir anayasa değişikliğine sıcak bakmamalıdır.

Millet ittifakı da…

Yeni dönemde ekonominin başına getirileceği konuşulan Prof. Dr. Daron Acemoğlu, ekonomik durumla ilgili diyor ki;

“ Ekonomide sert iniş riski var.”

Ülkeyi yönetenlerin derdi seçim olabilir. Yerel seçimleri erkene alalım olabilir. Selden kütük kapmak olabilir…

Vatandaşın derdi geçimdir.

İş, aş ve ekmektir.

İktidarın önceliği de bu sorunları çözmek olmalıdır.

Vatandaşın sırtına 12 milyar dolar yüklendi. Yeni bir 12 milyar dolar yükü kaldıracak hali yoktur.