Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
SİZCE SKANDAL OLAN BÜST MÜ? YOKSA DİBE VURAN KÜLTÜR MÜ?
  • 0
  • 156
  • 10 Haziran 2020 Çarşamba
  • +
  • -

Sevgili dostlar,
Değerli canlar,
Duydunuz mu bilemem…
Dünya-alem duyduğuna göre sizlerde duymuşsunuzdur diye düşünüyorum..
Ama duymadıysanız ben duyurmuş olayım;
Kapı-komşumuz Ordu’da öylesine utanç verici tarihi bir skandal yaşandı ve öylesine yüz-kızartıcı bir skandal yaşandı ki; (utanma duygusunu yitirmeyenler) utancından yerin dibine girdiler!
Peki neydi bu utanç verici skandal olay?
Kimler imza atmıştı bu skandal olayın altına imzayı?
Vakit geçirmeden şu anımsatma ile yanıt vermek isterim;
“Hani, ayda 250 bin lira maaş alarak, ülkedeki bütün belediye başkanlarını arkada bırakıp, tarihin sayfalarına adını yazıdan bir belediye başkanı vardı ya!”
İşte o büyük maaşlı belidiye başkanın yönettiği Ordu Büyükşehir Belediyesinde yaşanıyor bu büyük skandal…
Nasıl mı yaşanıyor?
Basından ve televizyonlardan öğrendiğimize göre…
Ordu Büyükşehir Belediyesinin bol maaşlı Belediye Başkanı;
Adına “15 Temmuz Demokrasi Meydanı” dedikleri alana Türk ve İslam Tarihi büyüklerinin önemli şahsiyetlerinden ve Osmanlının kurucu lideri Ertuğrul Gazi başta olmak üzere 20 kişinin ‘büstünü’ yapıp yerleştirmeyi düşünüyor…
Belediyenin bünyesindeki birim önce şahısların seçkisini yapıyor.
Tasarım dosyasını, Belediye Başkanına onaylatıyor..
Götürülüp ‘büstleri’ yapacak olan sanatçıya teslim ediyor..
Büstleri yapacak olan sanatçı Ömer Gençtürk, önüne getirilen dosyada kimlerin ‘büstü’ yapılacaksa, büyük bir titizlikle yapıyor.
Ve söz verdiği tarihte, hepsini Belediyeye teslim ediyor…
Belediye de büyük bir zevk ve heyecanla ‘büstleri’ 25 Temmuz Demokrasi alanına birer-birer ve tek sıra halinde yerleştiriyor..
Ancak o da ne?
Birde bakıyorlar ki; alanın en baş köşesine Ertuğrul Gazinin büstünü yerleştirelim derken; film artisti, dizi oyuncusu Engin Altan Düzyatan’ın ‘büstünü’ yapıp yerleştirmişler..
Şaka değil ha!
Komiklik olsun diye de yapmıyorlar…
Haydaaa!
Şimdi gel de çık işin içinden…
Sen kalk;
Kooooskoca Osmanlı İmparatorluğunun kurucu lideri Ertuğrul Gazinin ‘büstünü’ 15 Temmuz Demokrasi meydanına dimdik bir şekilde dikeyim derken;
‘Diriliş Dizisinin’ yakışıklı oyuncusu Engin Altan Düzyatan isimli sanatçıyı ‘düz-yatmaktan’ kurtarmak için onun ‘büstünü’ dimdik alana getir dikiver!
Gülmeyin..
Şaka değil, vallahi gerçek..
Şimdi sizlerde belki haklı olarak soracaksınız;
“Hocam,kimse farkına varmamış mı büstün yapılış sürecinden, meydana dikildiği güne kadar?”
Örneğin;
“Belediyenin kültür işlerine bakan her kimse ,Ertuğrul Gazinin fotoğrafı yerine, gırgır olsun diye ‘Diriliş’ filmindeki sanatçının resmini vermişler?”
“Büstü yaptırılmak istenen tarihi şahsiyetlerle ilgili bir komisyon kurulmamış mı?”
“Bu konunun uzmanı olan bir bilene ve Tarihçi’ya danışılmamış mı?”
“Resimler, büstleri yapacak ustaya, sanatçıya götürülmeden son kez bir daha gözden geçirilmemiş mi?”
İşin en düşündürücü yanı da; “Diriliş dizisinin oyuncusu Engin Altan Düzyatan isimli sanatçının fotoğrafının ne işi var tasarım dosyasının içerisinde?”
Bir başka soru da; (bir büst ne kadar süre içinde yapılır onu biz bilemeyiz ama) Büstleri yapan sanatçının da mı dikkatini hiç çekmemiş bu kişinin yanlış bir kişi olduğu?
Vesaire, vesaire..
Şimdi bu can sıkıcı ve (utanmasını bilen için) utanç verici olayı yavaş yavaş özetleyerek sonlandıracak olursak;
Kimse kimseyi aldatmasın…
Kimse kimseye madik atmasın..
Kimse kendini akıllı, başkasını aptal sanmasın!
Kimse kimseyi hafife alıp, makaraya sarmasın!
Hiçbir kimse “bu bir skandaldır” diye gerçekleri saklamasın…
Bu bir ‘skandal’ değil, kültür sorunudur…
Bu bir ‘demokrasi’ sorunudur..
Bu bir “beni seçtiniz, başa getirdiyseniz en iyi ben bilirim” ego şişkinliği ve bencilliğidir…
Kısacası bu emperyalizmin ve ‘ipin ucu puştun elinde olan’ uzun yıllar ötesinden ‘yatırım’ yapılarak yozlaştırılan, eğitim ve kültür politikasının bir sonucudur..
Sen kalkıp bu toplumu kendi kültüründen uzak tutmaya çalışacaksın…
Kendi kültüründen utanır hale sokacaksın!
Sen kalkıp; sabahtan-akşama kadar bu topluma yıllardır çöl kültürü acılı ‘Arabesk’ kültürü pompalayacak’sın..
Sen kalkıp; sabah-akşam ‘çağdaşlık’ adına batının eğlence ve tüketim kültürüne yönelik bir toplum yaratmaya çabalayacaksın!
Ondan sonra da ‘yozlaşmanın’ adına ‘skandal’ diyeceksiniz öyle mi?
Yemezler…
Çoğu kez tekrarladığımı yine tekrarlıyorum;
Bugün parlamentomuzun çatısı altında bizleri temsil eden 600 kişiye; “Bu zamana kadar kaç dünya klasiği okudun?” diye bir soru sorsunlar…
“Okuduğun kitaplardan 10 tanesini sayar mısın?” deseler…
Yaklaşık 500 kişi sınıfta kalmazsa tövbe şart olsun! .
Dünya klasiklerinden vazgeçtim..
Okuduğu 10 Türk klasiği kekelemeden söylesin yine razıyım..
Sayamazlar…
Bazen TV Kanalları gençlerle ‘sokak röportajı’ yapıyorlar ve “ülkemizin kaç bölgesi var”diye soru soruyorlar da genç delikanlı
saçmalayıp duruyor…
İnanı bana; bu kepazelikleri izlerken ben utanıyorum!
Ama;
O gençlere hiç-mi ‘hiç’ kızamıyorum..
Kızamıyorum…
Çünkü bu bilgi eksikliği suçunun onlardan kaynaklanmadığını çok iyi biliyorum..
Üstelik onları bu duruma getirenlerin kimler ve hangi ekabir takım olduğunu bende biliyorum, sizlerde çok iyi biliyorsunuz.
Sonuç;
Eeeeyyy!
Bu bilgisizliklerin, kültürel yozlaşmanın altına imza atanlar!
Eeeeyyy!
Bilgisizliklerine kılıf arayanlar!
İsterseniz;
Bu eğitim sisteminin bozukluğunu ve yozlaşma yolculuğunu bir kez daha gözden geçirin…
Geçirin de; dünya-aleme daha fazla kepaze olmayalım!
Hı, ne dersiniz?
“Korkmayın, kaybetmezsiniz” diyeceğim ama;
Diyemiyorum…
Çünkü ‘adam gibi bir eğitim sistemi’ olsa…
Bu toplum bir ‘okuma alışkanlığı’ kazansa…
Gençlerimiz, ülke sorunlarında duyarlı olsa..
Ve değnekli demokrasimiz sağlığına bir kavuşsa;
Sizler bu kolay elde ettiğiniz saltanatı ‘nah’ sürdürürsünüz!
Buyurun…
Şimdi sıra sizin..
Ne söyleyecekseniz söyleyin…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM