‘SÖZ UÇAR ANI KALIR, HAYATINIZI NOT EDİN!..’

‘SÖZ UÇAR ANI KALIR, HAYATINIZI NOT EDİN!..’

Giresunlu usta şair Öztürk, Gündem Gazetesi Haber Muhabiri Sedat Karakaya’nın sorularını yanıtladı.

Giresun’lu Şair Zehra Kemaloğlu Öztürk 56 yaşında. O,yıllarını şiir yazmaya vermiş bir isim. Lise yıllarından bu güne ilham aldığı hemen her şeyi kaleme alıp, onu sayfalara döküyor…

ÖZEL RÖPORTAJ:  SEDAT KARAKAYA                              

Şairlik tutkusuyla lise yıllarından bugüne şiirler yazan ve sonunda şairler listesinde yerini almayı başaran bir isim Zehra Kemaloğlu Öztürk, 56 yaşında ve 4 çocuk annesi. Aslında evinin hanımı, kendisinin tabiriyle özüne sadık bir Anadolu kadını kendisi. Eşi ise emekli bir öğretmen…

Şiirlere merakı ise lise yıllarında başlıyor. Ders boşluklarından istifade hemen her yerde kalemi kağıdına sarılıyordu.Kimi zaman öğretmenlerine kimi zamanda arkadaşlarına şiirler yazıyordu.Öğretmenleri de o dönemde O’nun şiirlerini hep başarılı buluyorlardı.Keza şiirden anlamayan yaşıtı olan akranları da..Ondaki bu üstün yetenek öğretmenlerinin hep dikkatini çekiyordu.”Bu çocukta bir cevher var” diyen öğretmenleri O’nu yakından takip ediyorlardı. Fiskobirlik Genel Müdürlüğü’nden emekli şair Öztürk bu azminden ödün vermedi ve bugünlere geldi. İşte O’nun anlatımıyla şairler listesinde yerini a etmiş Zehra Kemaloğlu Öztürk….

ELİME GEÇEN HER ŞEYİ OKURDUM ÇAMURA SAPLANMIŞ GAZETEYİ BİLE..

“İlkokul yıllarımdan ta ki bu güne kadar okuma ve yazma hevesliğim asla geçmedi. Aksine yaşım ilerledikçe okuma ve yazma heyecanım daha da depreşti. Ben rüzgârda savrulmuş veya çamura saplanmış gazeteleri yıkayıp koruyup, kurutup okuyan bir okuyucuydum. Hala da çok okurum. Okumanın ehemmiyetini bilen bir insanım. Elime geçen tüm kitapları okudum hatta harıl harıl okudum.Okumak ve yazmak benim felsefem olmuş.Tek doğrum belki de bu.Çocuklarıma,torunlarıma okuyun,okutun diyorum.Daima onları teşvik edip destekliyorum.Arapçayı bile kendi imkanlarıyla yavaş yavaş okuyup öğrenmeyi başarmış biriyim.Sanırım bu azmimle gururlanabilirim.Emekli olduktan sonra neden evde oturayım dedim.Ve içimdeki okuma ve şiir yazma ruhuyla bunu dışarı yansıtmak istedim.Kendimde konuşma olmasa da yazma sanatı olduğunu keşfettim.Bu keşfimde aldığım takdirlerle teyit edildi.Lise yıllarımdan bugüne sevgiyle baktığım,ilham aldığım her şeyi ama her şeyi yazıyorum. O’nu şiirleştirmeyi seviyorum”..

Giresun’da kültür evinin bulunmamasından duyduğu üzüntüyü dile getiren usta şair ve yazar Zehra Kemaloğlu Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:

“Medyanın ben veya benim gibi şair veya yazarları gerekli manada desteklememeleri, kültür evimizin olmaması çok acı. Bakın Ordu’da şairler, yazarlar için kültür sanat fuarı var. Burada neden yok?Bu bir önemli eksiklik değil midir?

BİZLER İÇİN KÜLTÜR EVLERİNİN OLUŞTURULMASI LAZIM

Üç kitabım çıktı.”Benim adım Arife”2. baskıda. Ve yine “Canın Cenneti’me”,”Ah sen Yara” şiir ve minör çalışmalarım biliniyor. Hafıza eğitimi, dil eğitimi, şan ve gitar eğitimleri aldım. Hayatı seviyorum, şiir yazmayı seviyorum. Başta da dediğim gibi okumayı seviyorum. Anayasa kitabını bile yanımda gezdirip okuyan bir kadınım! Sosyal medyayı çok iyi kullanıp takip ediyorum.5 binden fazla takipçi kitlem var! Ben her zaman söylüyorum; söz uçar anı kalır. Herkes hayatını kaleme almalı diye düşünüyorum.Çünkü insanların hayatlarında hep önemli anlar vardır.Bu ölümsüzleştirilmeli.Yaşanıp geçilmemeli.Hayatınızı not edin!Ama benim gibi şiir ama başka bir şey.Mutlaka günlükler tutun” dedi.

İki kitabından birinde biyografisi olmayan Öztürk,”Neden biyografiniz yok” şeklindeki sorumuza ise,”Bir insanın hayatı biyografi ile kısıtlanamaz. Bu özet yeterli olamaz “şeklinde cevap verdi. Öztürk ayrıca 20 Kasım2016 Pazar günü İstanbul/Beylikdüzü 35.Kitap Fuarında imza gününe herkesi davet ettiğinin de altını çizdi.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?