Zamanı gelince hatırlatmada ders verici faydalar vardır.

1983 yılının bir kış akşamı Çimşir Köyünün muhtarı Celal Tali’nin oğlu Nevzat, lojmanın kapısını vuruyor.

-Hocam babam seni davet ediyor.Bizim eve kadar gelebilir mi diyor.

-Tamam.Gelirim Nevzat.

Yarım saat sonra Muhtarın evine çıkıyoruz.Dışarıda önceden donmuş kar, havayı buz gibi yaptığı için; Muhtar evinin ocağını kuvvetlice yakmıştı.Odunun ısı saçan alevleri bir metreyi bulmuştu.

Bizi ayakta karşılayan muhtar ve ailesi, hoş beşten sonra,ocaklıkta yanan ateşin yanına serilmiş bol yünlü beyaz koyun postlarının üstüne buyur etti.Oturduk.El ve ayaklarımızı ateşe uzatıp ısınmaya çalıştık.

Aşanada muhtardan başka köyün ihtiyarı,beyaz sakallı Hacı Mustafa dayının da olduğunu görüyoruz.O da bize “hoş geldin hoca” diyor.

Biraz sonra muhtarın misafir odasını kapısı açılıyor.İri yarı bir adam çıkıyor.Altında kalın bir çoban pantolonu,üstünde yünden örme kolsuz bir kazak ve mintan,başında koyun yününden örülmüş kirli bir fes var.

Muhtar ocağın başına yerleştirdiği minderlere misafirlerini tek tek buyur edip,alçak bir iskemleye oturuyor.Biraz evvel odadan çıkan misafirine dönüyor.

-Hoca da geldi.Bu konu hususunda tek başıma karar veremem.Meramını anlat.Birlikte karar verelim diyor.

Adam,muhtar ve Hacı Mustafa’ya dönerek.

-Muhtar bak diyor.

Ocağa doğru eğiliyor.”Hak-tüh” deyip bir anda ağzında biriktirdiği tükürüğünü ocak taşının külleri üzerine tükürüyor.

-Tükürülen tükürük yalanmaz ama.Ben şimdi tükürdüğüm bu tükürdüğümü yalayacağım diyor.

Bir hayvan gibi eğiliyor.Dilini çıkarıp alttan küle bulanmış tükürüğünü şılap şılap yalıyor.

Bizler şok olmuşuz.Ömrümde ilk defa yaşadığım bu anı; aradan 34 yıl geçmesine rağmen bir daha yaşamadım.

Adam doğruluyor.

-Ben kızımı 100 bin lira(1983 ün parası) başlık parası karşılığında Hacının oğluna verdim.Ancak bu sözleşmeden sonra bir başkası benim kızıma başlık olarak 300 bin lira teklif etti.Eğer Hacı Mustafa teklif edilen bu 300 bin lirayı bana verirse kızım onun.Bu parayı vermezse tükürdüğüm tükürüğü yaladığım gibi sözümden cayıyor; kızımı 300 bin lira veren o adamın oğluna vereceğimi bildiriyorum dedi.

Muhtarla,Hacı Mustafa ile göz göze geldik.Her şey açık her şey aleni.

-Muhtar şu terbiyesizi,şu şerefsizi evinden kov.Nerede yatarsa yatsın.

Hacının oğlunun İstanbul’da çalıştığını biliyordum.Yanına gittim.

-Hacı Mustafa bu terbiyesiz adamdan kurtulduğuna şükret.Oğlun için sıkılma. Daha güzel ve namuslu bir kız bulacağına inanıyorum.Git bir fakir doyur dedim.

Olay bu.

Çok merak ettim.Külün içine atılan tükürük bu kadar değerli midir.Mesela insanın midesi bulanmadan yalanabilir mi ?

Araştırdım. Tükürük canlıların ağız içlerini kaygan tutar,dilin hareket etmesini sağlarmış.Diş çürüklerini önler,ağızdaki asit baz dengesini düzenlermiş.Ağızdaki mikropları öldürür,diş eti plaklarının oluşumunu önlermiş. Bir çok hastalığa ilaç olur,deride oluşan yaraları iyi edermiş.Kedi ve köpek gibi hayvanlar derin yaralarını yalayıp tükürükleri ile kuru turlarmış.

Son 15 yıldır ülkeyi yönetenler,ülkeyi ilgilendiren önemli meseleler hakkında bir yere tükürüyorlar.Bakıyorsunuz olmayacak bir vakitte bu tükürüğü yalıyorlar.PKK ve Kürtlerle yapılan açılımlar,Askerlerin örgütsel davalarında ve kumpas kurulma iddialarında,Fethullah Gülen cemaatine yaklaşımlarda,ABD ve AB ile olan ilişkilerde.En son Rusya ile yapılan restleşmelerde…!

Hep tüküren,nihayet tükürdüğünü yalayan biz oluyoruz.

Adam yere tükürdü.Ardından tükürdüğünü yaladı.Sonunda fazladan 200 bin lira kazandı.

Büyükler tükürdüğünü yalayınca ardından muhakkak kazandıklarına şahit oluyoruz.Gerek PKK,TSK mensupları,Irak Şii Hükümeti,Suriye Beşar Esat iktidarı,ve gerekse Rusya restleşmelerinden caymakta hep kazanan biz olmuşuz.Şu an havada sallanan ABD, ve AB ülkeleri ile PYD ve YPG restleşmeleri var.Bu tükürükleri henüz yalamadık.

Bakıyorsun devlet arada sırada bu konularda” baldıran zehri” de içiyor.Ama tükürdüğünü yaladığından olsa gerek,yalanan tükürükler zehre karşı panzehir oluyor.

Tükürdüğünü sadece iktidarlar mı yalıyor?.Bu gün ülkemizde muhalefette bulunan nice parti başkanları da tükürüklerini yaladıklarına şahit oluyoruz.Neticede onlarda kazanmak istiyorlar.Beş tepeye de gidiyorlar,eş tepeye de gidecekler.

Tükürük bir ilaçtır.Yalamakta utanılacak bir durum yok ki…!.