Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
ÜNİVERSİTE HASTENELERİ FARKLI OLMALI BEKLEME SALONUNA DERGİLER KOYMALI
  • 0
  • 437
  • 07 Kasım 2022 Pazartesi
  • +
  • -

Sehpaların üzerinde;

En azından mahalli gazeteler…

Sağlık sorunlarıyla ilgili Dergiler, Bültenler olmalı…

Sıra bekleyen hastalar veya refakatçılar;

Sırası gelene kadar saatlerce boş duvarlara bakmamalı…

Sürekli “acaba sıram ne zaman gelecek?” diye hesap yapmamalı…

Kısacası, sırası gelene kadar sehpaların üzerine koyulan Dergi veya gazete okuyarak ‘bekleme süresinin’ içerisini doldurmalı…

İsterseniz gelin birlikte düşleyelim bu konuyu;

Hastanede Poliklinik kapıları ve bekleme Salonları ne kadar dolu olursa olsun…

Siz ‘sıra numaranızı’ almışsınız;

Üzeri dergilerle, sağlıkla ilgili bültenlerle ve gündelik gazetelerle ilgili bir sehpaya ardında bir sandalyeye oturmuşsunuz…

Salonda nereden geldiği belli olamayan ve beyinleri tırmalayan değil, beyninizden süzülürcesine bedeninizde dolaşarak sizleri dinlendiren enstrümantal bir fon müziği….

Sıranız gelene kadar arkanıza yaslanmışsınız;

Önünüzdeki Sehpanın üzerinden elinize okuyacağınız bir dergi veya gazete almış ve okuyarak ‘bekleme süresinin’ içerisine doldurmaya çalışıyorsunuz…

Ve okuduğunuz her neyse;

O kadar çok konsantre olmuş ve her şeyi unutmuşçasına o kadar çok dalmışsınız ki okuduğunuz konunu içine, sıranız çoktan gelmiş olmasına rağmen, hemşire hanım veya görevlinin sizi çağırmasını, seslenmesini bile duymuyorsunuz…

Ve yanınızda sırasını bekleyen bir başkası dürtüklüyor sizi;

“Kardeşim, galiba sizi çağırıyorlar” sözüyle irkiliyorsunuz!

Kısacası;

Zamanın nasıl gelip-geçtiğinin farkında bile olmuyorsunuz…

Ve aynı zamanda hem fiziki ve hem de ruhen yorulmuyorsunuz…

Ne dersiniz;

Çok abartılı ve absürt bir düş mü yoksa?

Hastanelerin bekleme salonlarında böylesi organizasyonları yapmak çok mu zordur?

Şimdi bazılarınızda haklı olarak diyecektir ki;

“Yahu kardeşim, adam sağlığı yerindeyken yazılı matbuatın yanından geçmiyor….

Bedava versen okumuyor…

Sen kalkmış ‘Hastane Salonlarında’ ve ‘Bekleme Odalarında’ sıra bekleyen hasta ve refakatçılara dergi ve gazete okumayı salık veriyorsun…” düşünenlerde mutlaka vardır…

Vardır ‘var’ olmasına da;

Benim ki de bir umut işte….

Belki de züğürt tesellisi….

‘Hani’ diyorum;

Yine de umutlarımı yitirmiyorum…

‘Üzüm üzüme bakarak kararır’ özdeyişini anımsıyorum;

Ve bir ‘maya atsalar’ belki uzun erimlide olsa bir gün bu ‘maya’ tutar diye kendi-kendime pembe hayaller kuruyorum…

Hatta ‘boş hayaller’ olmadığını kanıtlarcasına da;

“Sözünü ettiğim hastane sıradan bir hastane değil ki” diyorum…

Tepeden-tırnağa herkesin en üst düzeyde eğitim gördüğü koskoca bir üniversite Araştırma Hastanesi” diye düşünüyor;

Üniversitelerimizin kültürel dokusuna güvenerek bu pembe düşleri kuruyorum…

Her neyse…

En önemlisi de;

Bu konuda siz sayfa arkadaşlarımın ve paydaşlarımın görüşlerini de çok merak ediyorum…

Buyurun;

Şimdi söz sırası sizin…

Bu konuda farklı görüşleriniz varsa sizlerde söyleyebilirsiniz…

NOT;

  1. Görselde paylaştığım fotoğraf başka bir hastaneden alıntıdır…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM