Vali ve kaymakamlar nasıl çalışmalı?

Vali ve kaymakamlar nasıl çalışmalı?

“Düşündüklerimiz ve inandıklarımız önemli değildir.

Asıl önemli olanlar yaptıklarımızdır.” (John Ruskin) 

“Vatandaşımız, devlet deyince ilçesinde kaymakamı, vilayetinde valiyi bilir, valiyi tanır; onları sorumlu görür…

Yazın güneşte terlememiş, kışın karda üşümemiş, ayakkabısına çamur, pantolonunun paçasına toz bulaşmamış kaymakam, açık söylüyorum, ne ilçesini, ne de vatandaşını tanıyabilir, tanıyamaz…

Çünkü böyle bir kaymakam odasından çıkmamış, makam arabasından inmemiş, halkın arasına hiç karışmamış demektir. İlçesinin tüm mahallelerini, köylerini, onların muhtarlarını, önde gelen simalarını tanımayan kaymakam, ‘evrak kaymakamıdır’; yani sadece evrak imzalayan, evrak üzerinden işlerini takip eden kişidir.” Bu ifadeler Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ait…

Sayın Cumhurbaşkanının Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kaymakamlara hitaben yaptığı konuşmalarını dinlerken 03.09.2015 tarihli yazımı hatırladım.

Yazının mevzuu, “Batlama-Çaldağ-İnişdibi Karayolu güzergâhında, yoğun oto ve yaya trafiğinin olduğu karayolunun sağ ve sol tarafındaki Karayolu Sınır Çizgilerinin yanlarında, bilhassa Batlama Cami yanı köprüsüne kadar olan kesimde, yayaların yürümesi için “Yaya Yolu”nun yapılmamasının sorumlularının kimler olduğunun sorgulanması” ile alakalıydı.

Mezkûr yazımızda valimize açık davetiyede bulunmuşuz:

“Sayın Valim, Lütfen, meclislerde üyesi bulunan siyasî partilerin il ve Merkez ilçe başkanları, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeleriyle birlikte, bu yol güzergâhında mümkünse yarım saatlik bir yürüyüş yapınız!.. Vatandaşın çilesini bizzat yerinde görme imkânını elde ediniz!

Eminim, hava karardıktan (Akşam Namazından) sonra yapılacak bir yürüyüş çok daha anlamlı olacaktır!.. Tedbir almak ve çözüm üretmek için illâ ölüm ve yaralama ile sonuçlanan bir kazanın olmasını beklemeyiniz!”

Evet, bizler de Sayın Cumhurbaşkanının ifade ettiği gibi “devlet deyince”; vilayetimizde valiyi biliyor, valiyi tanıyor ve onu sorumlu görüyoruz!

O gayeyle mezkûr yazıyı kaleme almış, yaya yolu mevzuunu gündeme taşımıştık.

Maalesef bugüne kadar değişen bir şeyin olmadığını görüyor, özellikle o çevrede ikamet eden ve çalışan hemşerilerimizin şikâyetlerini üzülerek dinliyoruz.

Pardon, pek de haksızlık yapmayalım, hiçbir şey yapılmamış da denilmez!..

Aynı güzergâhta hız sınırının 50’ye düşürüldüğü ve yol boyunca radarla hız kontrolünün yapıldığını ihtar eden tabelalar konulmuş… Hız sınırını aşanlara ceza ihbarnamelerinin gönderilmesi de ihmal edilmemiş…  Muhtemelen ceza kesilenler hem kendileri daha dikkatli araç kullanacak, hem de arkadaşlarını ikaz edeceklerdir!.. Dolayısıyla hız sınırı düşük olduğu için hem kaza ihtimali düşük olacak(!) hem de hız sınırını aşanlara kesilecek cezalarla hazineye katkı sağlanacaktır!

İşte maliyeti yüksek yaya yolu yapma yerine masrafsız ve pratik çözüm!

 “Bizi ahlaksız insanların kusurlarından daha çok, iyi bir insanın kusurları hayrete düşürür.” (Henry Fielding)

 

Vesselam…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?