YAKIN TARİHİMİZDE BİR KARA LEKEDİR, 27 MAYIS.

YAKIN TARİHİMİZDE BİR KARA LEKEDİR, 27 MAYIS.

‘Yeter Söz Milletindir!’ diyen Demokrasi ışığının yandığı gün.

’ Tam 56 yıl önceydi..Cumhuriyet tarihinde ilk kez, demokratik seçimle işbaşına gelen Demokrat Parti (DP), iktidarının 10. yılını

dolduruyordu. Demokrat Parti’nin (DP), milletin reyleriyle 3. Kez seçimi kazanması vesayet yanlısı kurum ve güçleri ise rahatsız ediyordu. . Halkın DP’yi neden desteklediğini anlamaya çalışmak

yerine, DP’nin şahsında onu iktidar yapan millet ve milletin değerleri her geçen aşağılanıyordu.

Askeri darbelerin, muhtıraların Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı yapıldığı, millet iradesinin hiçe sayıldığı ve vesayet sisteminin amaçlandığı, “27 Mayıs Darbesi, 27 Mayıs 1960’ta yapılan ve Türkiye

Cumhuriyeti tarihinde gerçekleşmiş ilk askerî darbedir. Bu darbe, diğer askeri darbelere ve muhtıralara başlangıç teşkil ettiği için de Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kara günlerinden birisidir”

 

27 Mayıs örneğinde olduğu gibi darbelerin, nefretin ve kinin boca edildiği hareketler olduğu “Darbenin üzerinden 56 yıl geçti. Acıları hala sarılamadı. Darbeler tüm dengelerin altüst olmasına sebep olan hareketlerdir. Sadece yönetimde değil, sosyal hayatta da kargaşalar baş göstermekte, haklı haksız tasfiyeler, ihbar furyaları, kötü muamele millî bütünlüğe de zarar vermektedir. Haklı ve haksızın belirlenemediği, milletin devletine küstüğü bu dönemlerin acısını tamir etmek kolay olmuyor. 27 Mayıs 1960 darbesi nereden bakarsanız bakın, millet iradesine karşı yapılmış bir müdahaledir. İdam sehpasına çıkan da milletin ta kendisidir”

Adnan Menderes’in, bu memleket için yaptığı birçok unutulmaz hizmeti vardır. Çarıktan medeniyete geçişin adıydı Menderes dönemi. Kimi “beyaz devrim” dedi ismine, kimi “altın yıllar”….Asırlardır hizmete susamış Anadolu insanı; baraja, yola, fabrikaya, okula, suya, elektriğe onunla kavuşmuştu.Anadolu insanı Ezanına, Kur’an-ı Kerimine de onunla kavuşmuştu. Sevinç gözyaşları içinde duygularını yaşamıştı.

Minarelerden “Tanrı Uludur” yerine “Allah’ü  Ekber” sedalarının yükselmesini sağlamaktı. İşte bu hizmeti 27 Mayıs’ın yaşanmasına ve Menderes’in idamına giden sürecin en önemli görünmeyen bahanesi olmuştur!

“Meşru siyasal düzenin yıkılmasıyla sonuçlanan 27 Mayıs darbesinden sonra, yaklaşık olarak beş yıl süren bir çalkantılı dönem yaşanmıştır. Yeni anayasayı yapacak Kurucu Meclis‘in toplanabilmesi için bile bir darbe yapmak gerekmiştir. Yeni anayasa halkoylamasında kabul edildikten sonra da, siyasal dalgalanmalar bütün hızıyla devam etmiş ve normal bir demokratik düzene geçiş süreci hayli zaman almıştır. 27 Mayıs darbesi ile başlayan askeri vesayet sistemi, Türk siyasal yaşamının en belirleyici öğesi durumuna gelmiştir.. Darbeler, toplum barışını da dinamitleme potansiyeline sahiptir. 27 Mayıs bu açıdan da ibretliktir.” Yakın tarihimizde bir kara lekedir.

 

“27 Mayıs, yalnızca tarihe mal olmuş sıradan bir iktidar mücadelesi değil, aynı zamanda sonraki kuşakları da etkileyen anti-demokratik bir siyasal deformasyonun başlangıcı olmuştur”

 

“27 Mayıs 1960‘ta gerçekleşen askeri darbe, kökleri Osmanlı İmparatorluğu‘nun son dönemine kadar uzanan bir siyasal geleneğin Cumhuriyet dönemindeki en acı tezahür olarak gerçekleşmiştir.

Ülkemizde Darbelerin anası 27Mayıslar, 1Martlar, 12Eylüller, 28 Şubatlar 27 Nisanlar Milletimizin hafızasında unutulmamış Allah bu millete bir daha 27 Mayıs gibi darbeler,acılar yaşatmasın   Merhum Adnan Menderes’in sarf ettiği o unutulmaz sözü ile son vermek istiyorum.

“Dirimden korkmayacaktınız. Ama şimdi millet el ele vererek Adnan Menderes’in ölüsü ebediyete kadar sizi takip edecek ve bir gün sizi silip süpürecektir. “

Merhum Adnan Menderes ve bakan arkadaşları Fatih Rüştü Zorlu ile Hasan

Polatkan’ı rahmet ve minnetle anıyoruz. Mekanınız cennet olsun…

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?