YOK ARTIK

YOK ARTIK

Bugün söze Necip Fazıl’ın dizeleri ile başlamak istiyorum.

“Küskünlüğüm hayata değil, içindeki beş para etmez insanlara. Bıkkınlığım ise onların yüzüne bakmak zorunda kalmam aslında”

Çok şükür benim görmek istemediğim insan yok hayatımda ama son zamanlarda insanın tüylerini diken diken eden haberlerden yoruldum galiba. Bir anda bütün düşünceleriniz alabora oluyor ve gelmişine geçmişine sövesim geliyor da terbiyem müsaade etmiyor.

Bu nasıl bir zihniyet ki İlahiyat profesörünün ağzından çıkan sözler yok artık dedirtip insanları çıldırma noktasına getirebiliyor. Düşünsenize zatı muhteremin gayet doğal bir olaymış gibi yaptığı açıklamada..

“6 yaşındaki kız çocuğu ile 25 yaşındaki bir gencin evlenmesinde hiçbir sakınca yoktur.”

Buyurun dostlar cenaze namazına. Bu söylem sizlere neyi çağrıştırıyor bilmiyorum ama bana İslam Dinini baltalama çağrısı ve dünya gözünde farklı görünümler sergilemesini  gösteriyor. Benim bildiğim kadarı ile kız çocuklarına ve kadınlara asla değer vermeyen Arap Ülkelerinin sapkınlığını çağrıştırıyor. Bilindiği üzere İslam dininden önce Araplar kız çocuklarını diri diri toprağa gömen bir millettir. Ve hatta Zengin Arap şeyhlerinin erkek çocuklarının ergenlik çağına geldiğinde Mısır’a götürüp büyük paralar karşılığında ailelerinden satın alınan  6 ila 9 yaşa aralığındaki kız çocukları ile erkekliği  ispat deneyimi yaptıklarıdır…

Bu durumun ha öldürmüşsün toprağa gömmüşsün ha böyle yaşarken  ölü bırakmışsın ne fark eder ki. Ben Din âlimi değilim ama din cahili ise hiç değilim. Hiçbir dinde 6 yaşında kız çocuğu evlenir ibaresi yoktur . Varsa da yok artık diyorum yok. Ve bu insan nasıl profesör olmuş harbiden merak ediyorum. Adamlar haklı ,para karşılığında sattıkları din karşılığında peşlerinden giden cahil ordusu olduktan sonra çok cana kıyarlar çok….

Ölmek için illa vadenin bitmesi gerekmiyor. Yaşarken de böyle sapıklar yüzünden ölüyor çocukların yaşamları…

Çocuklar ölürken seyirci kalan cahil ana ile babaya ne demeli?

****************************

Yine gündeme  damgasını vuran Konya’nın Çumra ilçesi imamı. Devletin imamı, cumhuriyetin getirdiği yeniliklerle özgürce Cuma hutbesinde söyledikleri kanımı dondurdu. “Mustafa Kemal din düşmanıdır. Onun izinden gidenler kâfirdir. Namazınızın sonunda onlar için. Allahın ıslah etmesi ıslah olmazlar ise kahrolmaları duasını edin” demiş.  O zaman Ülkenin geneli kâfir sınıfında.

Acaba hiç düşündü mü?

Mustafa Kemal’in önderliğinde dört bir yanı işgal eden düşmanlardan kurtulmasaydık ne olurduk.

Bu olaylarda bana “tarih tekerrürden, ibarettir” sözünü hatırlatıyor.

Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde İngiliz İmamları,  Fransız öğretmenleri hatırlamak gerek. Komşuyu komşuya düşman eden    bu casusları hatırlamak gerek hatırlamak !!!!

Merhum Turgut ÖZAL’ın 25 yıl önce gazeteci Yalçın Özer’e  yapmış olduğu  açıklamalardan sadece bir bölümü sizlerle paylaşmak istiyorum. “Bir İngilizi, bir Fransızı ,Bir Almanı ve Rusları asla satın alamazsınız ama Osmanlının içinden birini satın almak çok kolaydır.”

Ve böylece “İttiat ve Teraki döneminin çöküşü ile birlikte Mustafa Kemal’in önderliğinde Vatanın ve  Milletin bölünmez bütünlüğü için verilen mücadele sonrasında kazanılan zaferleri cebini para ile doldurma hırsı uğruna kimse yok sayamaz.

***********************************

“Kale içten yıkılır. Elbirliği ile ne din düşmanlarına nede Vatan hainlerine fırsat vermeyelim. Bu Vatan kolay kazanılmadı. Şimdi bir eli yağda bir eli balda olanların uğruna yok olmasına izin vermeyelim. Vermeyelim ki ecdatlarımızın kemikleri sızlamasın.”

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?