YOLCU-YOLCULUK VE MENZİL

YOLCU-YOLCULUK VE MENZİL

Yolcuyu yoldan, yolu yolculuktan ,yolculuğu menzilden ayrı değerlendirmeliyiz. İşte tam da bu yüzden yolu bilmeyenlerin yolcuyu anlama iddiaları ham hayaldir. Sadece bu kadar mı ?Değil elbet .

Yol hikayesi; Okumanın adamı yolcu etmeye yetmediğini bilmeyenler, yolcuyu anlamanın en keskin ve kesilme yolunun yola çıkmak ve yolcu olmaktan geçtiğini  bilmeyenler de anlayamaz.

O yolun tüm sadık yolcuları yolun kenarına dizilipte ,yolcuyu alkışlayanlarla ve taşlayanlarla hiç ilgilenmemişler. Yolcu yolunda gerek diyen tavırlarıyla taş atanları da gül atanları da, yolcuyu anlamadıklarını;

eğer anlamış olsalardı kendilerininde yolcu kervanına katılmaları gerektiğini anlarlardı. Her siyasi görüşün bir yolu

var elbet. Aynı zamanda yolcusu da var. Ama gel gör ki ne yol bilen ne yolu bilen yoldan yola geçenler, yolda şerit

değiştirenler ,o da yetmezse ,o yoldan bu yola zıplayanlar ,ne yol terbiyesi ne yolun ilkeleri kimin umrunda?..

Yola uymak yerine ,yolu kendi yaşantısına uydurmak ,kimse kendi yolunun yolcularını hatalarına söz söyletmiyor ama başkalarının

yolcularının hatalarını net görüyor.

Zaten gücü eline geçirenler başka sevdalar peşine düşüyor. Ben şahsen bugünlerde teşkilatlarda yolunun ahlakını veya terbiyesini adabından konuştuklarını sanmıyorum. O zaman ortaya bütün siyasilerin

işleyişleri ahlakı terbiyesi aynılaşıyor ve birbirinden pek bi farkları yok gibi. işte bu yüzden hiçbirinin sonunda

menzil yok ve sonları hüsran.. Çünkü yol bilmeyenlerle menzile ulaşılmaz. Yolunun adamı olmayanlarla bu işler rezil oldu oluyorda. Gücü elinde bulunduranlar, kendilerine üç beş kuruşluk yolcular bulup değerini ödeyip yolu temsil etmektedirler.

Kendini bir halt sananlar koltuktan düşünce bakalım değerlerinin kaç paralık olduğunu.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?