Yerel seçimlerden sonra “yeni nesil yerel yönetim” üzerine gazete köşemizde birkaç yazı kaleme almıştım.
Bu yazıların içeriği öz itibarıyla geçmiş ve gelecek dönemler arasındaki oluşan hizmet anlayışının değişimi üzerine idi.
Çok eskiye gitmeden 1980’li yıllar ve sonrasını baz alarak Giresun daki yerel yönetim ve hizmet anlayışının Türkiyenin diğer emsal illerine göre bugüne gelişinin bir artı-eksi değerlendirmesini örneklerle değerlendirmiştik.
Bu yazılarda detayı ile ifade ettiğim üzere, Türkiye’nin 1980’li yıllardan bugüne 1984’lü yılında “ÖZAL” dönemi ile başlayan ve 2002 yılında başlayan “ERDOĞAN” dönemi ile devam eden “2” büyük değişim dönüşüm yaşadığını, bu değişim dönüşümlerden “Giresun” un ne derece faydalanıp ne derece faydalanmadığı ile ilgili fikirlerimizi paylaşmıştım.
Kısaca özetlersek Giresun’daki yerel yönetimlerdeki ikdidar dönemi, hemen hemen birbirine benzer şekilde iktidar muhalefet arasında dönemsel olarak el değiştirmiş, bi dönem iktidar, bi dönem muhalefet yerelde belediyeyi yönetmiş, merkezi iktidar ve hükümetlerle uyumlu, ortak çalışma anlayışına dayalı devam edebilen, istikrarlı bir dönem yaşanamamış, her iki dönemde de benzer şekilde yaşanan bu istikrarsızlık ve ülkenin genel politikalarından uzak kalış nedeniyle Giresun ilimiz 1980’li yıllarda kendi ile emsal illere göre, birkaç örnek vermek gerekirse (Trabzon, Ordu, Çorum, Kırıkkale, Malatya, Maraş, Denizli,) bugün ekonomik, ticari, ve kentsel anlamda çok gerilerde kalmıştır.
Geçmişi sorgulayıp değerlendirmeden, bir öz eleştiri yapmadan geleceğe bakıp başarılı olmak pek mümkün değildir.
Türkiye 2018′ yılı itibarıyla siyasal yönetim yapısını değiştirerek, dönüştürerek “başkanlık” modeli ile yeni bir ekonomik ve siyasi değişim dönüşüm dönemine girmiştir.
Bu dönem itibarıyla da Giresun Belediyesi de 2019 yerel seçimlerinde, bu dönemin ruhuna uygun olarak el değiştirerek “Cumhur İttifakı” adayı olan sayın Aytekin ŞENLİKOĞLU’nun kazanmasıyla, bu yeni dönem ile birlikte çalışma imkanını yakalamıştır.
Ümidimiz geçmişte yaşanan yukarda izah ettiğimiz dönemlerin aksine bu yeni dönemi çok iyi kullanarak, Giresun için yeni bir gelecek inşa edilmesidir.
Bunun için öncelikle geçmişte yapılan hataların eksikliklerin, yapılanların, yapılamayanların çok iyi analiz edilerek, yeni genel ve yerel yönetim ve dünya düzenine uygun olarak, siyasi hesaplar üzerine değil, sadakat ve bağlılık üzerine değil, kendisi veya çevresi için maddi-manevi bir makam mevkii beklentisi olmayan, ülkesinin ve milletinin milli- manevi değerlerine ve evrensel hukuk kurallarına bağlı, ehliyetli, liyakatli, bilgili, deneyimli, tecrübeli kadrolardan uzun soluklu çalışıp proje üretecek, ve bunları her türlü riski alarak hayata geçirebilecek kadrolar oluşturulmalıdır.
Zira artık, bugünün -Z-, kuşağının geleceğinin konuşulduğu bu dönemde, günübirlik politika ve alışıla gelmiş, rutin proje ve hizmetlerle, yani yol, su, kanalizasyon, kaldırım, park, bahçe, vb. zaten bir kamu kurumu olan belediyelerin asli görevi, zorunlu yapması gereken hizmeti olan işleri vatandaşa proje-yatırım diye sunmak ülkenin ve milletin geleceğini kurtarmaz.
İşte bu döneminde ilerde ön alacak, parlayan şehirleri, bu yeni –Z- kuşağını ve arkasından gelecek nesli şimdiden, görebilen, anlayabilen, kavrayabilen, onlara dokunabilen ve en önemlisi onlara fırsat eşitliği yaratabilen yöneticilerin, ve siyasi kadroların olduğu şehirler ve kentleri olacaktır.
Bu manada bende acizane 30 yıla yakın kamuda edindiğim ve yapma fırsatı bulamadığım veya yapmak için tarafımıza fırsat verilmeyen bilgi , deneyim ve tecrübelerimizi, milli ve manevi sorumluluğumuz gereği, gelecek kuşaklara not etmek adına hiç olmasa burada paylaşmayı tarihi bir görev ve sorumlulukla yerine getiriyorum.
Yazımızın -2-. Bölümünde bu yeni dönemde kentimize değer katacak, sınıf atlatacak, ve katma değer sağlayacak projeler ile ilgili yapılmasını düşündüğümüz görüşlerimizi aktaracağım.

Görüş ve önerileriniz için :
osmanbayram_28@hotmail.com