Gazze ölüyor, Filistin ölüyor. Ölen insanlık aslında. Katil Siyonist İsrail’in Fillistin’de uyguladığı soykırımdan bahsediyoruz. 7 Ekim’den buyana yaklaşık 30 bin masum insan hayatını kaybetti. Bunlardan 12 bini çocuk. Dünyanın kılı kıpırdamıyor. İnsanı kahreden de bu. Paris’te iki bomba patladı diye dünyayı ayağa kaldıran ve Paris sokaklarında teröre lanet için kol kola yürüyen dünya liderleri şimdilerde ölü taklidi yapıyorlar. Ey insan hakları-demokrasi havarileri! Biliyor musunuz Gazze’ye ne kadar bomba atıldı? Bir ay öncesinin rakamını veriyorum: Tam 65 bin ton. Ölen müslümansa önemi yok tabi. Öldüren İsrail ise sorgu sual olunmaz. Yoksa kulağınız fena çekilir!
Filistin’in dramı 7 Ekim’de başlamadı elbet. Kudüs gibi kutsal bir kentin burada bulunması Filistin’i hep tarih sahnesinde gündemde tutmuştur. 401 yıllık Osmanlı idaresinden sonra 1917’de İngilizlerin eline geçmesi ile başladı bugünkü dramlar.1948’de Siyonist İsrail’in resmen kurulup ilan edilmesi bu yaraya tuz bastı. Bundan sonra da günümüze kadar Filistin toprakları adım adım işgal edildi. 75 yıldır işgal ve zulüm devam ediyor.
Filistin davası Filistin’in davası değildir. Ümmetin davasıdır. Bugün İsrail denen zalim korsan devlet bu kadar cesurca katliamlara, soykırımlara imza atıyorsa bunun ana nedeni islam ümmetinin uyumasıdır. Düşünsene bir avuç dediğimiz Yahudi Filistin’de müslümanları hiçbir sınır tanımaksızın katlediyor buna mukabil 2 milyar islam alemi bir şey yapamıyor. İslam ülkeleri sokaklarında olması gereken gösteri ve protestolar daha çok batı sokaklarında görülüyorsa oturup düşünmek lazım.
İsrail’in bunca cürümlerine rağmen devletler bazında dünyanın bir şey yapmaması, katliamları seyretmesi akla tek bir şey getiriyor. Demek ki bu Siyonist Yahudi devleti dünya devletlerini kendine öyle bağlamış ki kafasını kaldırıp iki çift laf dahi edemiyor. Demek ki bu ülkeleri asıl yönetenler siyonistler. İşte İsrail bu yüzden bu kadar rahat davranıyor. Biliyor ki ufak tefek cılız laflar, kınamalar dışında dünyadan bir şey gelmeyecek. Arkasında dev gibi ABD var ki bu ülkeyi de zaten Yahudi lobisi yönetiyor malum. Bir çok ülke ticari kaygıyla susuyor. Sesi çıkanlar da en fazla kınıyorlar. Sahi BM neye yarar? Net görüyoruz ki İsrail’in oyuncağı durumunda. Aldığı hiçbir kararı İsrail dinlemez. O beş daimi üyenin zaten veto yetkisi var. Bu beşten birisi olan ABD hayır dediğinde hiçbir şey yapamazsınız İsrail’e.
Yahudi kınamaktan anlamaz. Yahudi güçten anlar, Yahudi silahtan anlar. Yahudiyi dize getirecek olan silahtır, büyük boyutlu boykotlardır, para musluklarının kesilmesidir. Sadece islam ülkeleri İsrail ile münasebetlerini kesseler, tam boykot uygulasalar bile belli bir mesafe alınacaktır.
Gazze ölürken biz ne durumdayız. Ülkemde Gazze, ülke gündeminin alt sıralarında seyrediyor Haber bültenlerimizde dahi ilk 5 haberde yok artık. Unutuluyor Gazze. Halbuki Filistin’de katliam ve soykırım hız kesmeden devam ediyor. Üstelik Uluslararası Adalet Divanı “soykırım” davasını kabul edip yargılamaya başlanacağı halde.
Bizim gündemimiz bugünlerde “seçim”. Altı üstü bir yerel seçim yapılacak mart ayı sonunda. Ama öyle hava basılıyor ki hayat memat meselesi. Akşam kuşağında televizyonlarımızın bir kaçı hariç gündem hep seçim. Gündüz kuşağında ise vur patlasın çal oynasına devam ediyorlar. Kim kiminle kaçtı, kim kimi boynuzladı, kimin karısı kime kaçtı vs… Arkadaş! Yanı başımızda insanlık ölüyor. Bu mu olmalı ana gündemimiz. Soykırımın uygulandığı topraklar bizim topraklarımız, bizim de memleketimiz.
Filistin/ Gazze unutulmamalı. Unutursak yarın sıra biz gelecektir. Zira İsrail hep “Büyük İsrail” in hayalindedir. Bu onlar için inanç meselesidir, milli bir davadır ki sınırları bizim vatan topraklarımızın(doğu ve güneydoğu vilayetlerimiz) bir kısmını da içine almaktadır. Onun için Filistin davasını devamlı gündemde tutmalıyız. Kudüs ve Mescid-i Aksa gündemimiz olmalı. Okullarımızda çocuklarımıza ve gençlerimize bu bilinç kazandırılmalı. Her müslüman Türkün ideali Selahaddin Eyyûbiler yetiştirmek ve Kudüs’ü işgalden kurtararak Büyük İsrail’i engellemek olmalıdır.
