Eroğlu’ndan iktidara eleştiri

Eroğlu’ndan iktidara eleştiri

Eroğlu: MİLLETİN VEKİLİ OLANLARIN AİLE VE YAKINLARINA RANT SAĞLAMAK GİBİ BİR GÖREVİ YOKTUR.” dedi.

Eroğlu “22 Ağustos 2020 yılında Giresun’da meydana gelen sel felaketinde 5 askerimiz ve sivil vatandaşlarımız vefat etmişti. Bununla ilgili kaçak çakıl alarak, dere yataklarının boşaltılmasından kaynaklı menfezlerin çökmesi sonucu askerlerimizin ve kepçe operatörümüzün şehit olmasına sebep olanlarla ilgili hiçbir soruşturma, dava açılmamış ve ilgili görülen kum çakıl ocaklarının ruhsatları iptal edilmiş ve milli damat oldukları için, bir hafta sonra tekrar verilmişti.

Vatandaşlarımızın cenazelerinin derelerde arama esnasında milyonlarca metre küp malzeme devletin araçlarıyla derelerden boşaltılmış, nereye taşınmış ve stoklanmıştır. Daha sonra içişleri bakanı tarafından yolsuzluk ve ihaleleri araştırmak üzere Giresun il özel idaresine genel sekreter olarak içişleri bakanlığı müfettişi atanmıştır. Yeni atanan genel sekreterin hazırladığı yolsuzluk dosyalarının akibeti ne olmuştur. Damadı kum çakıl ocağı ve beton firması işleten milletvekili Cemal Öztürk, Çanakçı deresinden kaçak mal çekerken yakalanmış ve özel idare tarafından temsili ve torpilli küçük bir rakam ceza kesilmiş olmasına rağmen ortalığı ayağa kaldırmıştır. Çünki 5 askerin şehit olması ve dere yataklarının boşaltılmasından hesap vermedikleri için iktidarın güç sarhoşluğu, kendileri tarafından atanan genel sekreteri bile telefondan tehdit uyarı cesareti vermiştir. Ne yazık ki bu durum Giresun için sahipsiz kent söylemini doğrulatır şekilde kendi çıkarları için çalışan iktidarın vekillerini daha da şımartmıştır. Nihayetinde gerek sayın genel sekreter, gerek milletvekili tarafından sayın genel sekreter haksız yere görevden alınmıştır. Görevden alanlar da görevden alınmasını isteyenler de haksızlık etmişlerdir.

Ama unutmasınlar ki Giresun kendilerine gereken dersi verecektir. Giresun sahipsiz değildir.”dedi

Eroğlu şöyle konuştu

“THY olarak olmayan gazeteye reklam parası verdikleri de ortaya çıkmıştır.

Sadece Cemal Öztürk’ün damadı ve oğulları değil, son günlerde kamu kurumlarında görevli üst düzey yöneticilerin birden fazla kurumdan maaş aldıkları basına yansımaktadır. Bu durum kanunlara uygun olsa da ahlaki değildir. Kamu kurumlarında birden çok yerden gelir sağlayan yöneticilerin aldıkları ücretlerin makul bir sisteme bağlanması vicdani bir sorumluluk haline gelmiştir. İYİ Parti olarak, asıl maaşa ek olarak ödenen ücretlerin bir algoritmaya bağlı olarak düzenlenmesini öneriyoruz. Kamuda görevli bir üst düzey yöneticinin, ikinci görevinden alacağı ücretin, asıl maaşının %25’ini geçemeyeceği kuralı getirilmelidir. Benzer şekilde, üçüncü görevlendirme için ödenecek ücret de ikinci görevlendirmeden alacağı ücretin %25 ‘ini geçmemelidir. Böyle bir düzenleme, kimin kendisi kimin de ülkesi için çalıştığının da bir kriteri olacaktır. “

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?