– Mazlum ve mağdurların feryâdları göklere yükselmesine rağmen bunu taşlardan başkasının işitmez olması…
– Doktor elbiseli kişilerin etrafta dolanmasına rağmen hastalıklarda azalma ve hastalarda şifa alametlerinin görülmemesi…
– Koyunları kurtların değil çobanların yemeye başlaması…
– Kadıların anaları öptüğünde şikâyet edecek makamların bulunmaması…
– Bu halleri gören ve bilenlerin “dut yemiş bülbül” gibi susmaları…
– Bilgi ve tecrübe donanımlı şahsiyetlerin konuşmamaları için belirli makam ve sıfat ulufeleriyle bloke edilmeleri…
***
Unutulmamalı ki:
– Yarasalar karanlığın yok olmasını, kurtlar dumanlı havanın açılmasını istemezler.
– Krizden nemalananlar krizli ortamın giderilmesini istemezler.
– Probleme sebep olan, çözümsüzlüğün parçası olanlar çözümün parçası olamazlar!
***
Nerede günümüz Mûsaları, İbrahimleri, Yûsufları…
Nerede günümüz Mehmet Akifleri, Necip Fazılları…
Nerede Sizaî Karakoçlar…
Niçin konuşmazlar, neden konuşmazlar, bu gün değilse ne zaman konuşacaklar?
Vesselam…
Ahmed Çıtlakoğlu
01 Temmuz P.tesi 2019 / 28 Şevval 1440