GÜRSOY, MAYIS 7’Sİ İLE İLGİLİ UYDURMALARA BELGELİ CEVAP VERDİ

GÜRSOY, MAYIS 7’Sİ İLE İLGİLİ UYDURMALARA BELGELİ CEVAP VERDİ

Emekli Öğretim Görevlisi  ve Yazar Ahmet Gürsoy, Mayıs 7’si Gelenekleri ile ilgili tarihi bilgilerin yanlış anlatıldığını söyledi ve “MAYIS 7’si RİTÜELLERİ; SAYI ve SEMBOLLERİYLE TAMAMEN TÜRK MİTOLOJİSİNE DAYALIDIR.” dedi

Gürsoy, “Konuyla ilgili yıllar önce Giresun Adasında Valiliğin izniyle arkeolojik kazılar yapılmış ve çıkan sonuçlar akademik bir makaleyle yayınlanmıştır. Kimi yorumcuların bilerek veya

bilmeyerek anlattığı gibi Giresun Adası’nda Amazon kadınlarına ait hiçbir iz bulunamamıştır. Aynı şekilde Frigyalıların ana tanrıçası Kybele’ye ait heykel ya da heykelcikler de bulunmamıştır. Bu

inancın hâkim olduğu yerlerde bu heykel ya da heykelcikler, Kybele törenlerinde kullanılmaktaydı. Giresun’da Kybele inancı bulunmamaktadır.

Türk mitolojisine gelince, şunları söylemek mümkündür.

-MAYIS 7’Sİ olarak bilinen ve sürdürülen gelenek, milli kültürümüzün dünden bugüne yansıyan temel kodlarını beraberinde getirir.

-Dereye arkamızı dönerek, 7 çift bir tek taş atılmaya tutulan dilek, Türk kültür ve antropolojisinde önemli anlamlara vurgu yapar. Sayısal sembollerin dilini ancak Türk Mitolojisinin iyi bilinmesi ile açıklanabilir. Bir sayısı Tanrı’yı ve yaratıcı gücü gösterir. 7 sayısı, Türklerin en kutsal sayısıdır. Kutup yıldızına Yedi Bekçi denir. Ailede soy yedi göbeğe kadar gider. Herkesin yedi ceddi önemlidir. Kötülere yedi kat yerin dibine gitmesi söylenir.

-Tek tanrıdır. Çift yaratılan insandır. Dolayısı ile iki sıyışı ile aileyi, birliği, çokluğu sembolize ederiz. Onun için mayıs yedisinde 7 çift bir tek taş atarız.

-7 çift bir tek taş atmakla, bir olan tanrıdan, 7 ceddin hürmetine, insanlık/çokluk çitler için aile için dilek dilemişsin demektir.

-Türklerde dönmek, özellikle de dilek dilemek ve kötü ruhları kovmak için yapılır.

Yuğ törenlerinde ölünün etrafı dönülür.

-Bu sebeple ulu kişilerin mezarları dönülür.

-Kayıklarla adanın etrafını dönüyorsak, geleneksel inançlarımızdan dolayı yapıyoruz. Firig’lerin Ana Tanrıçası Kibele'nin doğurganlığı yüzünden değil. Kaldı ki Firig’lerin ana tanrıçası, ana rahmini özetler. Mağaralarda, diplerde onun heykelciklerine dua edilir.

-Sacayak, hem evi, aile ocağını temsil eder ve hem de demirin gücünü ortaya koyar. Ergenekon’dan çıkarken, yani zoru geçerken demir dağları erittik.

-Yeni tarih çalışmaları, Karadeniz’de ve Anadolu’da Türklerin varlığını İskitlere, sakalar, Kumanlara, Kıpçaklara dayandırarak 1071’den binlerce yıl önce geldiklerini ortaya koymaktadır.” dedi. Haber: Mustafa Cici

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?