Eğer iddialar doğruysa;

Ülkemizde 17 milyon göçmen sığınmacı var deniliyor…

Bunların 13 milyonunun da kayıt-dışı olduğu söyleniyor…

Göç İdaresi Başkanlığı;

Önce sessiz kalıp, bu rakamlara sesini çıkarmıyor…

Daha sonrada “hayır o kadar yok” 5 milyon dolayında diyor..

Böyle diyor demesine de;

Ardından da İstanbul’da 39 ilçenin yabancıların ikamet iznine kapatıldığını da ister-istemez söylemek zorunda kalıyor…

Her neyse…

Geçelim…

Ve lütfen birlikte düşünelim;

Silah tüccarlarının ve onları temsil eden siyaset patronlarının kişisel çıkarları için yeryüzü savaşları sürgit devam edip gidiyor…

Yani bir türlü bitmek bilmiyor…

Ve bu kirli savaşların sonucunda da;

Yine olan, silahsız ve savunmasız gariban halklara oluyor…

Durup-dururken çıkarılan savaşlarda;

Bir gün daha fazla yaşama uğruna herkes sağa-sola savruluyor…

Ve bütün bu savrulmalar;

NATO denilen ‘Savaş Örgütü’ sayesinde oluyor…

Ülkesini terk edip, sağa-sola kaçışmalar ve sığınmalar;

Birleşmiş Milletler Örgütü denilen örgütün gözleri önünde yaşanıyor…

Sözüm ona;

İnsan Hakları konusunda -mangalda kül bırakmayan- ve sürekli çene çalan ‘İnsan Hakları Bildirgesinin’ altına imza atan ülkeler, bu önü beri alınmaz göç hareketini ‘öküzün trene bakması’ gibi seyrediyor…

Lütfen beni yalnız bırakmayın, birlikte düşünmeye devam edelim;

Suriye savaşının üzerinden 12 yıl geçti…

O günlerde 12 yaşında ülkemize sığınan çocuklar, bugün 24 yaşına geldi…

Salt bu kadarla kalsa iyi;

Bu 12 yıllık zaman diliminde (sadece resmi kayıtlara geçen) 750 bin çocuk doğduğu söyleniyor…

Ve Kızılay’dan daha çok para almak içinde Suriyeliler doğur-babam doğur, ha-bire çocuk doğuruyor…

Kısacası;

Bundan 12 yıl önce çıkan Suriye Savaşında ülkemize önceleri küçük sayılarla başlayan ‘Suriyeli Sığınmacı’ sayısı, bugün 10 milyonlara yaklaştığı söyleniyor…

Siz şimdi birde bunlara diğer ülkelerden kaçıp gelen ‘sığınmacıları’ ilave edin;

Bu sayı iddia edildiği gibi 13 milyonun üzerine çıkıyor…

Geçtiğine bende inanmaya başladım;

Sınırlarımız ‘yol geçen hanı’ olduğu için ‘ipini koparan’ sığınmacı şemsiyesini açıp, elini-kolunu sallayarak bu ülkeye sığınıyor…

Sığınsın sığınmasına da;

Götünü mindere yerleştirir-yerleştirmez…

Çevreyi kısa sürede tanıyıp ve kendine küçük bir alan edinir edinmez ‘dağdan gelip, bağdakini kovmaya’ çalışıyor…

Hatta bu kadarla da yetinmiyor;

Hiç beklenmedik bir zamanda ve tahmin edilmeyen yerlerde en ön plana çıkarak “Şeriat İsteriz” diye nara atıyor…

Şimdi gel de çık işin içinde çıkabilirsen…

Özetlersek;

Ülkemizde Suriyeliler başta olmak üzere, Afganlılar ‘sığınmacı’ olarak çoğunluğu teşkil ediyorlar…

Ve diğer ülkelerden gelenlerle birlikte 13 milyonun çok-çok üstünde görünüyorlar…

Ve Afganistan’da uzun yıllar süren savaş bitirilmesine rağmen;

Afganistan’dan kaçak gelen ‘kaçak sığınmacılar’ neden ülkelerine geri dönmüyorlar?

Suriye’de savaşın dozu düşürülmesine rağmen;

Ülkemize geçici olarak sığınan ‘sığınmacılar’ neden ülkelerine geri dönmeyi düşünmüyorlar?

Veya da;

Ülkemizi yönetenler, neden bu konuda hiçbir hamle yapmıyorlar?

Anımsar mısınız bilmem;

1979 yılında komşumuz İran’da bir ‘Şeriat Düzeni’ olan bir ‘Molla Devrimi’ yapılmıştı…

Ve bir yıl sonrada;

Faşist ve gerici felsefeye sahip muktedirler tarafından 12 Eylül darbesinin ardından ‘molla düzeni’ olan ‘şeriatçılık’ İran sınırından bizim ülkemize sızmıştı…

Aradan kırk küsur yıl geçti;

Bu kırk yıllık süre içerisinde akan suyun debisi değişti…

Sömürülecek ve düzeni değiştirilecek ülkeler için yeni stratejiler ve yeni teknikler gelişti…

Örneğin;

Fas’tan-Ortadoğu ülkelerine kadar 23 ülkenin yıkılıp ve ‘Küresel Sermayenin’ çıkarına ve keyfine göre kurulacak projenin adına; BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) adını verdiler…

Kim demiş;

“Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz” diye…

BOP Projesinin içerisine birde ‘Ilımlı İslam’ ve ‘Arap Baharını’ eklediler…

Ve bölgede ne kadar ‘tarikat, cemaat’ varsa, hepsine prim verdiler…

İşte bu yüzden;

Gereksiz yere kuşkulanıyorum…

Yersiz hüsnü-kuruntulara kapılıyorum…

Ve ‘acaba’ diyorum;

Büyük Ortadoğu Projesinde sıra bize mi geldi?

Yani demem o ki;

Ülkemize Afganistan’dan kaçan binlerce Afganlı sığınmacı var…

Yöremizde birçoğu ‘Taliban Savaşçısı’ gibi gezip-dolaşıyor…

Birçoğu ‘Çoban’ adı altında ülkenin stratejik noktalarını, dağını taşını hepimizden daha iyi biliyor…

Suriyeli sığınmacılar dersen;

Her il ve ilçede sayıları günden-güne daha da çoğalıyor…

Üstelik gün geçtikçe bizim ‘Şeriat Severlerimizle’ tanışıp ve onlarla birlikte ‘şeriatçı eylem birliği’ yapmaya çalışıyor.. Vesaire, vesaire…

Özetin özeti;

Sanırım bu anlaşılmazlığa bir son vermenin zamanı geldi…

İktidarıyla-muhalefetiyle;

Yönetsel güçler ve erkler, ne yapıp-yapıp, hiçbir gerekçeye sığınmadan bu ‘sığınmacı’ sorunlarına bir çözüm bulmalılar…

Yoksa, bunlar bizim başımıza ileride çok sorun yaratacaklar…