Limandaki siloların yıkılacak-yıkılmayacak tartışmasında artık sona gelindi…

Düelloyu “yıkılacak” diyen taraf kazandı: Silolar yıkılıyor…

*

Ancak siloların yıkılması sürtüşmeyi bitirmiş olmayacak, yeni tartışmaların başlamasına vesile olacak…

İşte merak edilen hususlar:

1- Yüklenici firmanın ticarî faaliyeti silolara bağlı olduğuna, silosu olmayan limanda mevcut yüklenici firmanın faaliyetini sürdürmesi mümkün olmadığına göre; yüklenici firma Giresun’u terk edip başka limanda mı faaliyetine devam edecektir?..

2- Yüklenici firma Giresun’u terk ederse, limanda çalışan personelin durumu ne olacaktır?..

3- Siloların yıkılmasının gerekçesi yüklenici firmanın sözleşmeden doğan bir kusuruna mı dayanmaktadır?..

4- Yüklenici firmanın kusuru yok ise, siloların yıkılması karşı tarafın kusurunu doğurmaz mı?..

5- Hukuk devletinde, böyle bir durum yüklenici firmaya tazminat hakkını vermiş olmaz mı?..

6- Limandaki faaliyetin durmasıyla mağdur olacak gerek esnafın gerekse çalışan personel ve yakınlarının maddî ve manevî kayıplarını kimler karşılayacak, onların hukukî ve manevî sorumluluklarını kimler üstlenecektir?..

7- Yüklenici firma Giresun’u terk ettiğinde liman işletmesi başkalarına verilmeyecek mi, liman sahası ne maksatla kullanılacaktır?..

8- Ve daha nice merak edilen sualler!..

9- Limanın faaliyetini sürdürebilmesi için elzem olan siloların ilk inşasına destek veren, yıkılma tartışması başladığında yıkılmaması için mücadele veren, düelloyu kaybeden siyasetçilerin bu saatten sonra tavrı acaba nasıl olacaktır?..

10- Düelloyu kaybeden taraf mağlubiyeti sineye mi çekecekler, yoksa onur meselesi yapıp bir tavır sergileyebilecekler midir?..

*

✍ Biraz sabır!..

Görüşüyorum, araştırıyorum, yakında paylaşacağım!..

*

‼ Bu mevzuda değerli fikirlerini bizlerle paylaşma nezaketinde bulunacak olan değerli dostlarımıza şükranlarımızı sunarız…

*

“Kökünü beğenmeyen dal ve dalını beğenmeyen meyve olgunlaşmadan çürür.” (Necip Fazıl)

Vesselam…