Kim bunlar?

Neyin nesi bu kindarlar?

Atatürk’ten ne istiyorlar?

Neyin intikamını almaya çalışıyorlar?

Ve bu sütü bozuklar;

Ortalığı bu kadar boş mu sanıyorlar?

Yukarıdaki dört sorunun yanıtını sizlere bırakıyorum..

Bu son sorunun yanıtını ben vermek istiyorum…

Atatürk’ün büstüne saldıran genetiği bozuklar;

Eğer korkup tırsmasalar…

Kuyruklarını bacaklarının arasına sıkıştırıp köşe-bucak kaçmazlar…

Çıkarlar adam gibi ortaya;

“Arkadaş, biz bu adama emperyalistlerin savaş ittifakını Çanakkale Boğazından geçirmediği için o günden-bugüne diş biliyoruz…”

Bu Atatürk dediğiniz adam;

“Dünyada ilk kez ‘Cephe Savaşlarında’ emperyalizmi yenerek önünde diz çöktürdüğü için, biz bu adama oldum-olası gıcık kapmakta ve kinimizi bilemekteyiz…”

Ve çıkın ortaya adam gibi deyin ki;

“Atatürk diye lider bellediğiniz kişi, bu toplumu ‘ümmet’ olmaktan çıkarıp ‘özgür birey’ yapmayı hedeflediği için çok rahatsızız.” deyin…

Mademki Atatürk’ü sevmiyorsunuz;

Manevi değerlerine küfretmek ve saldırmak içinde ‘yarasalar’ gibi sürekli karanlık ortamları seçiyorsunuz…

Yapacağınız saldırıları yaptıktan sonra da;

Kuyruğunuzu bacaklarınızın arasına sıkıştırıp kaçacak delik arıyorsunuz…

Kaçacağınıza çıkın ortaya;

“Biz bu adama kadınlarımızı ‘Kara Çarşaflardan’ kurtarıp, gün yüzüne çıkarıp, bizlerle ‘eşit’ hale getirip, onları da insan yerine koyduğu için düşmanız…” deyin…

Atatürk’e hakaret etmek için;

Kendinizi kıyıda-köşede saklamanıza hiç gerek yok…

Hele hele belli güçleri arkanıza aldınızsa hiç korkmayın…

Çıkın ortaya bu ülkenin kurucu liderine saldırabileceğiniz kadar saldırın…

Sümüklü salyalarınızı akıtabileceğiniz kadar akıtın…

Yok, yok;

Siz bakmayın başka ülkelerde ‘kurucu liderlerine’ hakaret etmediğine…

Siz bakmayıp onların kendi liderlerini el-üstünde tutup yücelttiğine..

Onlar başkaaaa, biz başkayız…

Efendim;

Sizin de farkına vardığınız gibi daha motoru ısıtmadan ve asıl anlatmak isteğimiz konuya giriş yapmadan vitesten attık!…

Duydunuz mu bilmem;

İki gün önce İzmir-Konak Belediyesinin geçtiğimiz yıl hizmete açtığı Ferahlı Parkındaki Atatürk Büstüne kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırıya uğruyor…

Ve her zaman olduğu gibi;

Saldıran kişi veya kişiler kayıplara karışıyor…

Daha fazla zıvanadan çıkmadan özetlersek;

Yaklaşık yetmiş küsur yıldır Atatürk’ün manevi şahsiyetine küfür edilip, heykellerine saldırılıyor…

Saldıranlar ya ‘meczup’ sayılıyor…

Ya ‘faili’ meçhul’ olup, kayıplara karışıyor…

Ya da, birkaç saat göz-altında tutulduktan sonra salıveriliyor…

Ve üzerinde asıl düşünülmesi gerekense şu;

Bu ülkenin ‘Kurtuluşuna’ ve ‘Kuruluşuna’ öncülük eden Atatürk’ü kimler seviyor, kimler düşman kesiliyor?

Siyasi kuruluş ve erkler üzerinden düşünürsek;

Atatürk’ün manevi değerlerine, ilkelerine hangi siyası görüşler sahip çıkıyor ve kimler sahip çıkmak istemiyor?

Eğer benim yanıtımı merak ediyorsanız hemen söyleyeyim;

Atatürk’ün düşüncelerine pratik olarak, günümüzün ne iktidarı sahip çıkıyor…

Ne de Atatürk’ün kurduğu ‘Ana Muhalefet’ partisi başta olmak üzere, diğer siyasi partilerin hiçbiri ‘Atatürk’ün İlkelerini’ yürekten benimsemiyor…

Kimse kimseyi aldatmasın…

Süslenmiş boş söylemlerle;

Kimse kimseye madik atmasın…

Şimdi bazılarınız da haklı olarak soracaktır;

“Peki, bu ülkenin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi şahsiyetine ve Heykellerine yapılan bu saldırılar karşısında hiçbir kimse sesini çıkarmayacak mı?”

Bu soruya ‘yanıtım’ şöyle olabilir;

Biz 68 Kuşağının öncülerinden olan Mahir Çayan, nasıl ki 1966 yılında İzmir’de bir gericinin Atatürk’ün heykeline saldırı yapıldığını duyup ve ‘Saygı Nöbeti’ tuttuysa, gerekirse o kuşaktan geriye kalan ve yaşları yetmişin üzerinde olanlar olarak yine ‘nöbet’ tutarız…

Eğer Atatürk’ün ‘Tam Bağımsızlık’ sloganından vazgeçilmişse;

Tıpkı, 1969 yılında Deniz Gezmiş’in Samsun’dan başlattığı ‘Tam Bağımsızlık Mustafa Kemal Yürüyüşünü’ şimdi yetmiş yaşın üzerinde olan bizler yeniden bir ‘yürüyüş’ başlatırız…

Yani;

Siz bakmayın sayılarımızın azaldığına…

Siz bakmayın birçoğumuzun elinde baston olduğuna…

Siz bakmayın taşların bağlanıp, köpeklerin salındığına…

Biz mangal gibi yüreğimizle tekrar ortaya çıkar;

Ve meydanı Atatürk düşmanı gericilere ve yobazlara bırakmayız…

KALIN SAĞLICAKLA..