Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
HEM IRMAKLARI KURUTUYORLAR HEM DE SU GÜNÜ KUTLUYORLAR
  • 0
  • 430
  • 23 Mart 2022 Çarşamba
  • +
  • -

Sevgili dostlar,

Değerli canlar,

Sizlerde çok iyi bildiği üzere;

365 günün yarıdan çoğu ‘gün’ ve ‘hafta’ kutlamalarıyla geçiyor…

Kimi kutlama günleri ‘hediye’ almaya yönelik;

Kimileri de dünyaya hükmeden patronların ve egemen güçlerin çıkarlarına yönelik hataları kapatmak için yapılıyor…

Örnek mi istiyorsunuz?

Alın size birkaç örnek;

Zengin burjuva ‘Hanımları’ hem en pahalı yaban hayvanı paltosu giymekten vazgeçmezler…

Hem de herkesten önce davranıp ‘Yaban Hayvanlarını Koruma Derneği’ veya ‘Kulübü’ kurarlar…

Yine örneğin;

Dünyanın dört-bir yanında ‘Noel Kutlamaları’ için gencecik çam fidanlarını acımadan kesip kıyarlar…

Ardında ‘Çam fidanlarına Kıymayın’ sloganı atarlar…

Veya da küresel sermayenin patronlarıyla, onları temsil eden siyaset erbabı bir araya gelir;

Yapılan bu ‘hataların’ üzerini ört-pas edip kapatmak için 365 günün birisini ‘kutlama günü’ veya ‘hafta’ olarak ilan ederler…

Tıpkı;

Çıkarları için ormanları yok edip, ardından da ‘Dünya Orman Günü’ ve ‘Haftası’ ilan ettikleri gibi…

Tıpkı;

1990’lı yıllarda dünyanın en büyük patronlarının bir araya gelip ‘Su Paylaşımını’ aralarında nasıl bölüşeceklerini…

Ülkelerin su kaynaklarını kavgasız-gürültüsüz nasıl özelleştireceklerinin hesabını-kitabını yaptıkları gibi…

Ve paylaşım işi bittikten sonra da;

Dünyanın su sorunları gün geçtikçe büyüyor, bir an önce önlem alınmalı diyerek 1993 yılında ‘Dünya Su Günü’ ilan ediyorlar…

Şimdi bu tespitlerden sonra gelin, sohbetimizi güncelleyelim…

Ülkemizde yaşanan ve ileride yaşanacak olan ‘su sorununu’ sizinle birlikte düşünelim…

Ve önce hiç yorum katmadan aklımıza gelen şu soruları soralım;

Enerji ihtiyacını karşılamak amacıyla iddia edilen ve ülke sathında bütün derelerimiz ve ırmaklarımız HES Şirketlerine neden satıldı?

Resmi istatistiklerin diliyle konuşursak;

Bugün ülkemizde ÇED raporu almak için 2400 dolayında HES şirketi olduğu söyleniyor…

Ve bu şirketlerden;

1222 şirketin projesinin hazır olduğu…

514 şirketin inşa halende…

205 HES şirketinin de (göz boyamak için) elektrik ürettiği…

Ve çok kısa bir zaman diliminde HES sayısının da 1941’a çıkarılacağı söyleniyor…

Bir başka ifadeyle;

Ülkemizde 973 ilçe ve 1977 belde var…

Yapılacak HES sayısı neredeyse ‘belde’ sayısı kadar…

Yani öyle görünüyor ki;

Çok yakın bir zamanda her ilçenin ve beldenin bir Hidroelektrik Santralı olacak…

Şimdi bir kez daha soralım;

Bu kadar HES Şirketi gerçekten hepsi de elektrik mi üretecek?

Hadi diyelim ki üretti…

Ürettiği elektrik enerjisini nerede tüketecek?

Vallahi siz ne düşünürsünüz onu bilmem ama…

Benim gittikçe aklım çatallaşıyor!

Ve durup-dururken aklıma bin-bir fitnelik ve fetbazlık geliyor!

İleriye dönük olarak kuşkulanıyorum…

Zihnimin içerisinde ipe-sapa gelmez komplo teorileri üretiyorum!

Ve kendi-kendime diyorum ki;

“Ülke olarak elektrik gereksinimimiz gerçekten var”

“El-alemin önünde diz çökmek yerine kendi elektriğimizi bizim üretmemize de eyvallah”

“Ama bu kadarda büyük rakamlara dayalı enflasyonist tarzda HES Şirketi de olmaz ki birader”

Kuşku bu ya;

“Acaba” diyorum…

“Size elektrik üreteceğiz” ayaklarına yatarak!

Yani, halka gerçekleri açıklayıp ürkütmeden;

Derelerimizin, ırmaklarımızın, hatta değirmen çevirmeyecek kadar akan kaynak sularımızın satılmasını meşrulaştırıp kandırıyorlar mı?

Hani;

HES Şirketinin girdiği bütün dereler şimdiden kurumaya başladı ve azalan sularda ‘nereden akacağını’ şaşırdı da ondan böyle kuşkulu düşünüyorum…

Hatta bazı dereler ve ırmaklarımız hepten kurudu…

(İnanmak istemeyenler görselde paylaştığım fotoğrafa bakabilirler)

Özetlersek…

Bu işin uzmanları yaptıkları bilimsel ölçümlerin ışığında diyorlar ki;

Dünya ‘susuzluk’ listesinde Türkiye 32. sırada…

Ve 2030 yılında da ‘su fakiri ülke’ olarak en ön sıralarda olacakmışız.

(2030 yılına şunun-şurasında ne kaldı ki!?)

Daha fazla su koy-vermeden;

Taşıdığım kuşkuların hepsini sizinle paylaşarak bitirmek istiyorum sohbetimizi…

Bir zamanlar ortak kullandığımız derelerimizi ve su kaynaklarımızı satın alanlar;

Köylerdeki ve yaylalardaki evlerimize ‘Su Sayacı’ takacaklar…

Çok yakın bir zaman diliminde;

Satın aldıkları suları ‘şişeleyip’ ve ‘damacanalara’ doldurarak bizlere parayla satacaklar…

Hatta ve hatta daha da iddialı söylüyorum;

“Sizlere can suyu bıraktık” dedikleri derelerin kenarına bile bizleri yaklaştırmayacaklar…

Özetin özeti;

Kuzuların sessizliğinde…

Suyumuzu-selimizi elimizden satın alanlar;

Şimdi suyun başında oturuyorlar…

Su akarken testilerini dolduruyorlar…

Bizlere de ‘Dünya Su Gününü’ kutlatıyorlar…

Sizce de öyle değil mi?

Yanlış mı düşünüyorum yoksa?

Buyurun;

Şimdi söz sırası sizin…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM