Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
KİM KOOPERATİF SÖZÜ EDİYOR AKLIMA MİTHAT PAŞA GELİYOR
  • 0
  • 180
  • 21 Aralık 2020 Pazartesi
  • +
  • -

Hacı Bektaş-ı Veli’nin;

“Bir olalım,

İri olalım,

Diri olalım” sözü aklıma geliyor…

Kooperatif denilince aklıma;

“Bir elin nesi var, iki elin sesi var”

Özdeyişi geliyor…

Kooperatif denilince;

Dağınık güçlerin bir araya gelmesi…

Tek yumruk halinde birlik oluşturması…

İstek ve taleplerinin kolaylaştırılması geliyor…

Kooperatifçilik denilince aklıma;

Aracının tefecinin ortadan kalkması…

Üretenin, üretmeye başkaldırması…

Kendisini kim sömürüyorsa;

Onlara karşı birlikte kafa tutması geliyor…

Ülkemizde ‘kooperatifleşmenin tarihçesi’ denilince;

Aklıma tarım üreticisini desteklemek için Ziraat Bankasını kuran…

1863 yılında sanayileşmenin yolunu açıp hızlandırmak için;

Sanayi Islah Etme Komisyonu’nu oluşturan….

Ve bununla da yetinmeyip;

“Sanayi devrimi sonrasında ülkeyi istila eden yabancı malların önüne geçme” gerekçesiyle…

Ve yine onun kendi tabiriyle;

“Yarım tedbirlerle olmaz” diyerek (bugün adına Sanat Enstitüleri dediğimiz) ‘Islahat-ı Sanayi Mektebini’ kuran Mithat Paşa aklıma geliyor…

Hani böylesi güzel ve toplumsal çalışmalar yaptığı için…

Ve 1. Meşrutiyet olarak bildiğimiz 1876 İnkılap hareketinin en önde yürüyen öncülerinden olduğu için;

Padişah 2. Abdülhamit Efendi hazretlerinin sevmediği…

Mahkemelere verdiği gizli emirlerle ‘öldürülmesi’ için emir verdiği.

Ve Suriye topraklarında bulunan ‘TAİF’e sürgün edilerek, müfrezeler tarafından ‘boğularak’ öldürülen Mithat Paşa’dan söz ediyorum…

Kooperatifçilik denilince;

Aklıma Mustafa Kemal Atatürk’ün, kooperatifçiliği çok önemsemesi ve “üretici çiftçilerin örgütlenmesi gerekir” sözü geliyor…

Örneğin;

1937 yılında İzmir’de ‘İncir Tarım Satış Kooperatifinin’ kurulması…

1938 yılında Giresun’da ‘Fındık Tarım Satış Kooperatifinin’ kurulup, yola çıkması…

Ve daha sonraları;

1951 yılında Adapazarı’nda pancar ekicilerinin Kooperatiflerini kurması…

1952 yılında Antalya’da pamuk, Narenciye ve Muz üreticilerinin bir araya gelip, ANTBİRLİK adında Tarım Satış Kooperatiflerini kurup ve aracıya-tefeciye karşı çıkmaları aklıma gelir…

Vesaire, vesaire…

Kooperatif denilince;

Aklıma, Köy Enstitülerinin Kooperatifçilik felsefesi…

Öğrencilerinin ‘Okul Kooperatifi’ çatısı altında örgütlenmeleri…

Ve daha sonra bu felsefeyi ‘Öğretmen Okullarına’ devretmeleri…

Öğrencilerin ‘öğretmen’ olduktan sonra bu felsefeyi gittikleri köy ve kasabalara kadar götürmeleri….

Ve öğretmenler çalıştığı okullarda ‘Öğrenci Kooperatifleri’ kurunca; çevrene bulunan esnafları kendilerine düşman edinmeleri…

Hatta daha da ileri giderek;

“Bu öğretmen eski köye, yeni icat mı getiriyor?”

“Komünistlerin yaptığı işi burada mı uygulamaya çalışıyor?” gibi ucuz gerekçeler ileri sürerek ‘kooperatifçiliği’ savunan öğretmenleri mensubu olduğu iktidar partisinin ilgililerine şikayet edip, en ücra köşelere sürdürüyordu…

Siz bu ‘Kooperatifçilik’ felsefesi ve yolculuğu kendiliğinden mi ortadan kaktı sanıyorsunuz?

Kendiliğinden ortadan kalktı sanıyorsanız; aldanıyorsunuz…

Halbuki bir zamanlar memuru, öğretmeni, dar gelirlisi bir araya gelir ve hangi konuda ‘birlik’ yapmak istiyorsa bir ‘kooperatif’ kurarak;

Oturup, ikamet edecekleri konutlarını yaparlardı…

Koskoca bir mahalle kurarlardı…

Peki, şimdi bunların yerini kim ve kimler aldı?

Eskiden ‘gündelik gereksinimleri’ ucuza getirmek için;

Memurlar, orta gelirliler bir araya gelirler ve ‘Tüketici Kooperatifi” kurar ve alışverişlerini biraz daha ucuza yaparlardı…

Peki, bunların yerini şimdi hangi ‘satış kurumları’ aldı?

Özetleyerek sonlandıracak olursak;

Sohbetimizin ‘giriş’ bölümünde de belirttiğim gibi ‘kooperatif örgütlenmesi’ güçlerin birleştirilmesi ve ‘tek yumruk’ haline gelip, işlerin kolaylaştırılması demektir…

Belli sayılarla oluşturulan ‘Kooperatifçiliğin’ büyütülmüş şekliyse ‘devletçilik’ demektir…

Yani daha kestirme yoldan ve daha damıtılmış bir şekilde söyleyecek olursak;

‘Kooperatifçilik ve devletçilik’ toplumun ortak değerleri demektir…

Şimdiiiiiii!…

Birçoğunuz da belki şöyle düşünecektir;

“Yahu kardeşim, sen şimdi durup-dururken, hiç yeri yokken bu Kooperatifçilik işini de nereden çıkardın?” diyarsanız eğer…

Hemen söyleyeyim;

Bugün; 21 Aralık..

Yani; Dünya Kooperatifler Günü…

Yani; Birleşmiş Milletlerin 1923 yılından bu yana kutlamaya çalıştığı bir gün olduğu için, bende bir kez daha anımsayalım istedim…

Hani, kapitalistler…

Hani, emperyalistler,

Hani, küresel sermayeyi elinde tutan güçler,

Hani, bu saydıklarımızın eksenini doludan siyasal uydu erkler…

Yani Birleşmiş Milletler;

‘Kooperatifçiliği’ çok seviyorlar ve çok önemsiyorlar ya!!!!

İşte bende onların önemsediği şeye ayak uydurmak için bugün sizin kafanızı bu ‘Kooperatifçilik’ konusuyla şişirdim…

Hoş kalın,

Hoşça kalalım,

Sağlık ve esenlik içinde kalalım…

Son söz olarak da;

12 Eylül darbesi öncesi ‘kooperatifçiliği’ her kim savunmuşsa, ona ‘Komünist’ yakıştırması yapıldığını da unutmayalım…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM