– Ülke genelinde son verilere göre 200 bin civarında hâfız bulunuyor…

– Ortaokulda hâfızlık eğitimine devam eden talebe sayısı da 20 bin civarında.

– 20 bine yakın Kur’an Kurslarında yüzbinlerce yavrularımız dinî eğitim alıyor…

*

‼ Ne hazindir ki, Orta Öğretimde ÖĞRENCİLERE tanınan imkânlar, verilen teşvikler Kur’an Kursu öğrencilerine verilmez!..

*

💥 Mes’ele talebesi ise, bu kurslarda eğitim görenler talebe değil mi?..

– ‼ Mesela Ortaöğretim ve Yüksek Öğretim talebelerine tanınan burs ve indirimli seyahat kart imkânı başta hâfızlık eğitimi gören talebeler olmak üzere Kur’an Kursu talebelerine niçin tanınmaz?..

– Talebelerin sosyal aktivitelerini artırmak için yapılan (özellikle sportif) faaliyetlerden Kur’an Kurslarında okuyan gençlerin yeterli derecede istifade ettiği söylenebilir mi?

– Mesela bu gençlere ders saatleri dışında bedensel, zihinsel ve kültürel yönden gelişimine katkıda bulunmak adına güreş, tekvando gibi sportif faaliyet fırsatı verilemez mi?

– Eğitimlerini yatılı okul ve kurslarda tamamlayan gençler için hemen hemen her vilayette bulunan kapalı yüzme havuzları, bir fırsat sayılamaz mı?

– ‼ Hâfızlık eğitimi sürecinde ailesinden 3-4 yıl uzak kalan, gelecekte yavrularına anne, kocalarına eş olacak hâfize kızlarımıza; yemek ve dikiş hususunda eğitim imkânı tanınamaz mı?

*

💥Bu mudur dinini, diyaneti öğrenmek için ter döken yavrulara gösterilen alaka?..

– ✅ Bu mesele Diyanet İşleri Başkanlığının gündeminde neden yer almaz?..

– ‼ Sn. Cumhurbaşkanının bu meselede söyleyecek bir sözü, atacak bir adımı yok mudur?..

*

💥 “Ya âlim, ya talebe veya bunları dinleyenlerden olun! Yahut ilim ehlini sevenlerden olun! Bunlardan gayrısı olan helak olur!” (Beyheki)

Vesselam…