Bundan on yıl önce…

Giresun il merkezi Sokakbaşı semtinde;

Çok amaçlı bir ‘Kültür Salonumuz’ vardı…

Ve ‘il merkezi’ başta olmak üzere;

Merkeze yakın ilçelerin ‘kültür ve sanat etkinliklerine’ de kapı aralardı…

Sözünü ettiğimiz bu Kültür Salonu;

Bundan önceki yerel yönetim tarafından “daha güzelini ve daha yenisini yapacağız” diyerek yıkıldı…

Hatta yeni yapılacak olan ‘Sanat Merkezi Kompleksinin’ maketleri bile yapıldı…

Ancak, o gündür, bugündür bir daha yanına varılmadı…

Aslında şimdiki ‘yerel yönetim’ yanına vardı varmasına da;

Yıkılan bu ‘Kültür Salonunun’ yerine şimdi ne yapıldığını ve daha doğrusu ne yapılacağını hala kimse anlayamadı…

Anlamamakta da haklılar;

Çünkü yıkılan ‘Kültür Salonunun’ yerine kimi zaman büyük bir ‘Market’ yapılacak dedikodusu yapıldı…

Kimi zamanda ‘Kültür Salonu’ başka bir semte yapılacak denildi…

Burası da karşı tarafta bulanan ‘Hal Pazarı’ ile bütünleştirilerek modern bir ‘Semt Pazarı’ yapılacak dedikodusu dolaşıp durdu…

Neyse daha fazla uzatmayalım..

Birkaç gün önce Sokakbaşı semtinden geçiyorum;

Daha önce zemin katı ‘Otopark’ yapılan inşaatın üzerinde beton direkleri görünce ne yalan söyleyeyim sevindim ve içimden;

“Nihayet” dedim…

“Geçte olsa, sonunda yıkılan ‘Kültür Salonumuzun’ yenisini yapıyorlar” diye sevindim…

Meğer (eğer duyduklarım doğruysa) boşuna sevinmişim…

Neden boşuna sevindiğimi hemen söyleyeyim;

İnşaat direkleri dikilen inşaatın yeni ‘Kültür Salonu’ olup olmadığını teyit etmek için arabamı bir kenara çekip indim…

Ve çevrede bulunan birkaç esnafa;

“Galiba Kültür Salonu yapılmaya başlandı” diye sordum…

Üç esnafta birbirine benzer şu yanıtı verdi;

“Vallahi işin doğrusunu bizde pek bilmiyoruz hocam…”

“Kimi diyor; buraya küçük dükkanlar yapılarak, bur Hal Pazarında bulunan küçük esnaflar” yerleştirilecek…

Ve bu ‘Hal Pazarı’ da ‘yeşil alan’ haline getirilecek…

Kısacası bizde bilmiyoruz ne yapılıp-yapılmadığını..” diye yanıt verdiler soruma…

Bu sayfanın okurları ve müdavimleri anımsar diye düşünüyorum;

Kültür Salonunun yıkılışından bu yana (yaklaşık) bundan öncede tam dört kez bu sayfada ‘yönetsel erkleri’ harekete geçirmek için dilimin döndüğü kadar dile getirdim…

Bu on yıllık süre içinde;

Muhalefet kanadında olan ‘yerel yönetim’ gitti…

Yapılan seçimlerde iktidara mensup ‘yerel yönetim’ geldi…

‘Kültür Salonu’ konusunda her ikisinde de bir kıpırdama görmedim..

Herhalde kültür-sanatı gereksiz ve lüks görüyorlar ki;

Kültür ve Sanat konusuna burun kıvırıp, omuzdan bakıyorlar…

İl merkezinin nüfusu 120 bini geçmesine rağmen;

“Yahu bizim eskiden olduğu gibi niye bir Kültür Sanat Merkezimiz yok” diye düşünmüyorlar…

Düşünmekte istemiyorlar…

Onun için ‘yönetsel erkleri’ pas geçiyorum…

Ve şimdi bir kez de Sokakbaşı merkezinde yaşayanlara ve esnaflara şu soruları soruyorum;

“Bundan on yıl önce ‘Kültür Salonu’ varken mi alışveriş hareketliliği daha yüksekti, yoksa şimdi mi?”

Eğer “eskiden daha güzeldi” diyorsanız;

Neden bugünün sessizliği ile kıyaslamıyor ve dile getirmiyorsunuz?

Yoksa, sizlerde mi ‘oy kaybı’ hesabı-kitabı yapıyorsunuz?

Haberiniz var mıdır yok mudur bilemem;

Bundan on yıl önce ‘Kültür Salonu’ yıkıldıktan sonda il merkezine büyük harcamalar yapılarak Gemilerçekeği Mahallesine ‘Betonik’ (pardon dilim sürçtü) ‘Botanik Bahçe’ yaptılar…

Bilmem yine haberiniz var mı;

‘Ödenek yokluğu’ bahanesiyle ‘Kültür Salonunun’ yapımı yarınlara ertelenirken ‘Çotanak Stadyumunun’ yanına 1500 kişi kapasiteli ‘Dini İlimler Külliyesi’ yapıldı…

On yıldır ‘Kültür Salonu’ inşaatının yanına varılmazken;

Millet Bahçesi için (hepimizin anılarının olduğu’ Atatürk Stadyumu ihale edildi…

Deniz kenarına hiç vakit geçirmeden amatör futbol maçlarının oynanması için ’15 Temmuz’ isimli futbol sahası organize edildi…

Daha sayayım mı?

Daha ne sayacağım;

Verdiğim bu örneklerden bir kıyaslama yapılmıyorsa…

Üzerinde düşünülüp, hala bir ders çıkarılmıyorsa…

Üç değil, beş değil, onlarca örnek versen ne yazar!?

Sözü daha fazla uzatmak istemiyorum…

Ve sohbetimizi şu sözlerle bitirmeyi düşünüyorum;

Sanatı ve Kültürü düşünme eylemi sayanlar da var…

Gereksiz ve lüks sayıp, tehlikeli diye düşünenlerde var…

Bu konuda siz ne düşünürsünüz orasını bilemem…

Buyurun;

Zaten söz sırası da sizin…

‘Bülbülün eti için avlandığı’ bir ülkede…

Bu konuda söyleyecekleriniz varsa;

Sizlerde söyleyiverin…