Hangi ‘yurt’ sorunları mı dediniz?

Doğruya, adı ‘yurt’ koyulan bir sürü ‘yurt’ var…

‘Yurt’ denilince aklımıza;

Üzerinde yaşadığımız vatan toprağı geliyor…

Cemaat ve Tarikat ‘yurtları’ akla geliveriyor…

‘Yurt’ denilince;

Süleymancılar ve Azmendiciler ‘yurtları’ var…

Fetullahçılar ve Nakşibendicilerin ‘Yurtları var..

Var-oğlu var…

Belki inanmayacaklar olacaktır ama;

İnanın bana bu güzel ‘yurdumuzda’ onlarca tarikat ve cemaat ‘yurtları’ var…

Ve birde bunların dışında;

Üniversiteli öğrencilerin barındığı ve adına kısaca KYK denilen Kredi Yurtlar Kurumuna ait öğrenci ‘yurtları’ var…

Birde bunların ötesinde; ‘Özel Öğrenci Yurtları’ denilen ‘yurtlar’ var…

Ancak bizim sohbet konumuz;

Devletin organize ettiği ‘KYK’ yurtları statüsünde olup ve Giresun Üniversitesi şemsiyesi altında barınan öğrencilerin kaldığı ‘yurtlar’ üzerine olacak…

Şimdi bazılarınız da diyecektir ki;

“Yahu, şimdi durup-dururken bu da nereden aklına geldi?”

Böyle düşünenlerin sorusunu hemen yanıtlıyorum;

İnanın bana, durup-dururken aklıma gelmedi…

Geçtiğimiz günlerde tesadüfen tanıştığımız bir üniversiteli öğrenci sohbet sırasında kaldığı ‘yurttaki’ olumsuzlukları anlattı…

Eve gelince bilgisayarımın başına geçtim;

Gogol’a “öğrencilerin yurt sorunları ve şikayetleri” diye yazdım…

Ve karşıma birdenbire ‘Alucra’ olmak üzere onlarca üniversiteli öğrencilerin şikayetleriyle karşılaştım…

İşte onlardan bir-iki tane örnek…

Sosyal medya sayfasında paylaşılan şikayetleri noktasına virgülüne dokunmadan veriyorum;

“Giresun-Alucra kız yurdunda kalıyorum biz bu yurttan bıktık artık sürekli her şeyde bir şey oluyor. Bugün akşam yemeğinde erkek kılı çıktı ve görevliye söylememe rağmen sizin saçınız diyerek beni uzaklaştırdı. Yemeklerin tadı kötü ve saat 4 de başlıyor 5’e gelince yiyecek yemek kalmıyor.”

Bir başkasının şikayeti;

“Ben Giresun Alucra kız yurdunda kalıyorum dün hastaneden gelip uyudum gece 02.30 da azarlayarak asker kaldırır gibi koğuş kalk diyerek kapıları çarparak gelip zorla uyardılar güvenli her gördüğü yerde bu yurdun sahibi benim gibi davranıyor kapının önüne çıkıp sigara içtiğimizde bile bağırıyor.”

Daha buna benzer bir sürü ‘şikayet paylaşımı’ var…

Ancak ben bu kadarı da yeterli deyip ve sosyal medyada paylaşılan bu şikayetlerin neden ‘noktasına virgülüne dokunmadan vereceğim’ dememin nedeniyse, öğrencilerin; “nasıl olsa bizi kimse tanımaz” diyerek, sosyal medyayı ciddiye almadıkları için herhangi bir düzeltme yapmadım..

Yani, mademki üniversitede okuyorsunuz;

İlkokul, ortaokul ve lisedeki alışkanlıklarınızı bırakacaksınız…

Üniversite kültürüne yakışır bir şekilde konuşup-yazacaksınız!

Ve bu konuda yetersizseniz; bol-bol kitap okuyacaksınız vesaire…

Ne diyorduk?

Ha, üniversite öğrencilerinin ‘yurtlarda’ yaşadığı sorunlardan söz ediyorduk…

Ve mademki öğrencilerin ‘yurtlarda’ yaşadığı sorunları dile getirip sizlerle paylaşmaya çalışıyoruz…

Bu sohbeti fırsata dönüştürerek;

Giresun Üniversitesi bünyesinde okuyan öğrencilerin tamamına yetecek kadar ‘yurt binası’ var mı acaba ilimizde?

Sosyal medyada paylaşılan bilgiler eğer yanlış değilse;

İl merkezinde 18 bin 942 öğrenci olup, bunların sadece 4 bin 730’u KYK yurdunda kalıyormuş…

Tirebolu ilçemizde; 1.670 öğrenci varmış…

Bunlardan 494 öğrenci KYK yurdunda barınıyormuş…

Şebinkarahisar ilçemizde; 2 bin 9 öğrenci varmış…

Bu öğrencilerin 866’sı KYK yurdundan yararlanıyormuş..

Alucra ilçemizde; 637 kayıtlı öğrenci varmış…

Bu öğrencilerin 461’i yurtta kalıyormuş…

(Diğerlerine göre oran olarak biraz daha iyi)

Eynesil ilçemizde; 1.056 öğrenci varmış…

Bunlardan sadece 180’i KYK yurdunda kalıyormuş…

Görele ilçemizde; 778 öğrencinin 299’u yurtta kalıyor…

Keşap ilçemizde; 464 öğrenciden 235 yurtta barınıyor…

Dereli ilçesindeki Yüksek Okulu yıktıkları için, bu ilçenin 174 öğrencisi de Keşap ilçesinde yurtsuz-yuvasız görünüyor!

Espiye ilçemizde KY yurdu hiç görülmüyor…

(Bulancak ve diğer ilçelerin istatiksel rakamları ise paylaşılmamış)

Her neyse…

Bu sorunsal sohbetimizi şöyle özetleyerek sonlandıralım;

Bugün üniversitesi olmayan hiçbir ilimiz yok…

Bir zamanlar köylerde ve beldelerde var olan okullarımızın kapısını kilit vurduk…

Birçok ortaokulun durdurduk veya dondurduk!

Kutsal yöneticilerimizden Allah razı olsun;

Ülkemizin dört-bir yanını Üniversitelerle doldurduk…

Yüce rabbimize hamt olsun ki;

Bugün bütün ilçelerimizde ve nüfusu kalabalık ‘Beldelerimizin’ hepsinde Fakülteler ve Yüksekokullar var…

Yani bir başka ifadeyle;

Söz konusu kasaba ve şehirlerimizden büyük sanayi kentlerine göç edenlerin açığını üniversiteli öğrencilerle kapatmaya çaĺışıyoruz.

Doğudaki öğrenciye-Batıya…

Kuzeydeki öğrencileri-Güneye göndererek teraziliyoruz;

Ve bu sayede hem esnafımızın ve hem de ‘seçmen cemaatlerimizin’ yüzünü güldürüyoruz!

Şimdi söz sırası sizin;

Kalın sağlıcakla..