Şaban KARAKAYA
Şaban KARAKAYA
saban@giresungundem.com
TARİHİ ŞEBİNKARAHİSAR YOL ÖYKÜLERİYLE YAŞAR
  • 0
  • 372
  • 06 Şubat 2022 Pazar
  • +
  • -

Sevgili dostlar,

Değerli canlar,

Bugün siz değerli okurlarıma;

Kuruluş öyküsü antik-çağlara dayanan tarihi bir ilçemizin bir türlü çözümlenemeyen ‘yol öyküsünü’ anlatmak istiyorum…

Aslında buna ‘yol öyküsü’ değil de ‘yol çilesi’ desek daha yerinde olur ya…

Her neyse…

Tarihi Şebinkarahisar ilçesi, salt tarihi derinliği ‘yerleşke’ olmayıp, aynı zamanda ‘ürünleri’ ve ‘ünlüleri’ ile de ünlüdür…

Ünlüdür ‘ünlü’ olmasına ama;

Bu ‘konu’ şimdilik anlatacağımız konunun dışında…

Şebinkarahisar;

Kurulduğu günden bu yana ‘idari olarak’ birçok evrim geçirmiştir…

Bazen müstakil bir il…

Bazen bir ‘ilçe’ olarak yoluna devam etmiştir…

Ancak, konu çok fazla uzamasın düşüncesinden hareketle;

Biz sohbetimize 1865 yılında Trabzon’dan alınıp, Sivas iline bağlandığı tarihten bu yana özetleyip, anlatmaya çalışacağız…

Şebinkarahisar 1865 yılında Trabzon’dan alınıp, Sivas’a bağlanır…

Ardından dokuz yıl sonra;

1874 yılında Giresun da, Trabzon’dan alınıp, Şebinkarahisar’a bağlanır.

Giresun, Şebinkarahisar’a bağlanınca;

Hemen ve ivedi bir şekilde 6 yıl içerisinde bitirilmesi istenen bir ‘yol’ yapımı kararı alınır…

Alınır alınmasına da;

Düşlenen yolların tamamı yapılamaz ve yarım kalır…

Ancak, o tarihlerde yörede bol miktarda ‘şap madeni’ çıkarılır…

Ve çıkarılan bu madenin -yapılan anlaşmalara göre- mutlaka ve mutlaka Giresun rıhtımına indirip, vapurlara yüklenmesi gerektiği için bir otomobil yolu çok önemlidir…

Önemlidir ‘önemli’ olmasına da;

Doğru-dürüst bir ‘yol’ olmadığı için çıkarılan ‘şap madenleri’ büyük zorluklar içerisinde ve ‘katır kervanlarının’ yol aldığı ulaşım biçimiyle Giresun rıhtımına ulaşılır…

Yıl; 1882’li yıllardır…

Sivas Valisi; Halil Rıfat Paşadır…

Ve çok çalışkandır…

“Gidemediğin yer senin değildir” diyen bir devlet adamıdır…

Ve bu düşünceden hakaretle;

İmece birlikteliği ve kazma-kürekle…

Giresun-Şebinkarahisar arası 20 kilometreye yakın bir yol yaptırır…

İkisu yerleşkesine gelince ‘geçit vermek istemeyen’ kayaları murç ucuyla deldirerek ‘İKİSU TÜNELİNİ’ açtırır (görselde görünen tünel)

Ne diyordu Yunus Emre;

“Dağlar ne kadar yüce olsa da, yol onun üzerinden geçer.”

Yıl; 1912

Savaş rüzgarlarının estiği yıllar…

Bu sözden etkilenilmiş midir bilemeyiz;

1912 yıllarında Giresun-Şebinkarahisar-arası ulaşım sağlamak için bu kez de Dereli-Aksu Vadisi üzerinden bir ‘Demiryolu’ yapılması düşünülür…

Ancak;

Balkan Savaşlarıydı…

  1. Dünya Savaşının ön günleri karmaşasıydı…

Ardından ‘Kurtuluş Savaşının’ başlamasıydı derken;

Bu projede yarım kalır ve süreç içerisinde rafa kaldırılır…

Osmanlı döneminde Şebinkarahisar’ın ‘yol öyküsü’ böyle yarım yamalak gelip-geçmiştir…

ve gelinmiştir Cumhuriyet dönemine…

Yıl; 1926

Osmanlı’dan devralınan düşler tamamlanmalı..

Yani;

Mutlaka ve mutlaka… Giresun-Şebinkarahisar-arası doğru dürüst bir ulaşım yolu yapılmalı deniliyor…

Ve bu kez de yol güzergahı şöyle düşünülüyor;

Giresun merkezden başlayan yol yapımı Kayadibi, Erimez Hanları, Gavur Hendeği, Sipahiler Köprüsü, Despot Suyu üzerinden Kulakkaya Bucağına varılacak…

Yapılan yol;

Kulakkaya yerleşkesinden Süllü Köyünün içinde geçecek…

Pınarlar köyüne inilecek…

Ve oradan da ‘İKİSU TENELİNDEN’ geçildikten sonra Tamdere ve Eğribel üzerinden ASARCIK mevkiinde ‘yılan eğrisi’ kıvrımlı virajlarda tamamlandıktan sonra (kısmet olursa) Şebinkarahisar’a varılacak…

“Şebinkarahisar’a varılacak” diyoruz demesine de…

Kışın ‘Eğribel’in kar fırtınasını’ ve ‘sisini, dumanını’ sağ-selamet yarıp da öte yüze, yani Asarcık mevkiine aşabilirsen Şebinkarahisar’a ulaşma şansınız olabilir…

Aşamazsanız ulaşma şansınızda olmaz…

Her neyse…

Buraya kadar yaptığımız ‘yol’ sohbetini iki cümleyle özetlersek;

Giresun-Şebinkarahisar-arası düşlenen ‘yol projesi’ çok olmayı çok da…

Hala doğru-dürüst bir yolu yok…

(Ki, daha anlatacaklarımızın yarısına bile gelmedik.)

Yani;

150 yıldır ‘bitirilmeyen’ bir ‘yol hikayesini’ kalkıp da bir sayfada bitirecek halimiz yok ya…

Gördüğünüz gibi;

Sayfamızın ‘sohbet alanımız’ bitti…

Anlatacaklarımızın hepsini bitiremedik…

Şebinkarahisar yolları gibi ‘yarım kalan’ sohbetimize yarın devam edeceğiz…

(ARKASI YARIN)

Yarın tekrar görüşmek üzere;

Hoş kalın,

Hoşça kalalım.

Sağlık ve esenlik içinde olalım…

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM